Hatay'daki tarihi Uzun Çarşı, geçtiğimiz yıllarda Ramazan alışverişi için yoğun bir şekilde tercih edilen Antakya ticaretinin kalbinde bulunuyor. Ancak asrın felaketi olarak adlandırılan deprem, bu tarihi çarşıyı yerle bir etmiş, 3.5 kilometrelik uzunluğundaki çarşıda bulunan bin 700 iş yerinden bazıları ciddi hasar görmüştü.
Afetzede Esnaf, Yeniden İş Yerlerini Açarak Hayata Dönmeye Çalışıyor
Depremin yaralarını sarmak adına memleketlerine dönen afetzede esnaf, kendi imkanlarıyla iş yerlerini tekrar açmış ve hayata başlamıştı. Ancak bu yıl Ramazan ayında, tarihi çarşıda geçmiş yıllara nazaran sessizlik ve burukluk hakim.
'Geçen Yıllara Göre Yoğunluk Az, Hataylılar Memleketlerinde'
Tarihi çarşıda uzun yıllardır esnaflık yapan Edip Daş, 'İnşallah Rabbimizin izniyle iyi olacağız. İnsanlarımız yavaş yavaş geliyor. Ramazan'ın ilk günleri genellikle sakin olur. Geçen yıllara göre yoğunluk az, çünkü Hataylılar genellikle memleketlerindedir. Eskiden Ramazan ayında künefeyi ve kadayıfı yetiştiremez, adım atacak yer bulamazdık' şeklinde konuştu.
'Geçen Sene Buruk Geçmişti, Bu Sene De Öyle'
Ramazan ayının geçtiğimiz yıl da buruk geçtiğini dile getiren çarşı esnafı Sait Ertuğrul, 'Ramazan'ın başlamasıyla biraz hareketlilik var. Geçen sene buruk geçmişti, bu sene de öyle. Yapacağımız bir şey yok. Takdir ilahi, inşallah aynı felaketi bir daha yaşamayız. Geçen yıllarda yaşadığımız Ramazan ayını özlüyoruz, arıyoruz. Hemşehrilerimiz, göç edip gittiler' ifadelerini kullandı.
'Çarşı Bomboş, Baharatçıların Önü Dolu Olurdu'
Alışveriş için çarşıya gelen Selvi Karaömer, çarşıda yoğunluk olmadığına dikkat çekerek 'Çarşıda şu an hiç kimse yok. Şu an çarşı bomboş, ben hiç burayı böyle görmemiştim. Geçtiğimiz yıllarda adım atacak yer yoktu, insanlarla tıklım tıklım olurdu. Şu an çarşı bomboş, baharatçıların önü dolu olurdu. Buruk bir Ramazan ayı yaşıyoruz' dedi.
'Uzun Çarşı'yı Hiç Böyle Görmemiştik'
Çarşının geçtiğimiz yıllarda hınca hınç dolu olduğunu ifade eden Cengiz Karaömer, 'Uzun Çarşı'yı hiç böyle görmemiştik, ilk defa böyle görüyorum. Her zaman doluydu, iğne atsan yere düşmeyecek kadar kalabalık olurdu. Şimdi kimse yok, ne yapacağız bilmiyoruz' şeklinde konuştu.