Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD) Genel Sekreteri Doç. Dr. Mehmet Yumru, Türkiye'de son 10 yılda yaklaşık 29 bin kişinin intihar sonucu yaşamını yitirdiğini söyledi. Yumru, medyada intihar haberlerinin yer almasının da intihara eğilimli insanları olumsuz etkilediğini vurguladı.
TPD tarafından bu yıl 51'incisi düzenlenen Ulusal Psikiyatri Kongresi, Serik'e bağlı Belek turizm merkezindeki Susesi Otel'de başladı. Öncesinde düzenlenen basın toplantısında konuşan ve Türkiye'de intihar riskinin erkeklerde 35 yaş üstünde artarken, kadınlarda en riskli yaş grubunun 15- 29 olduğunu kaydeden Doç. Dr. Gülseren, "Riskin en yüksek olduğu grup yaşlılardır. Ülkemizde yapılan çalışmalarda ergenlerde intihar girişimlerinde bir artış olduğu belirlenmiştir. Yalnız yaşıyor olmak, işsizlik, ekonomik sorunlar intihar davranışı riskini artırır. Ekonomik kriz dönemlerinde intiharlar artar. Sosyal konumda ortaya çıkan ani değişiklikler, düşük sosyal sınıftan olma, eğitim düzeyinin düşük olması, kentte yaşama intihar riskini artırır. Ailede intihar öyküsünün olması, psikiyatrik hastalık öyküsünün olması, aile içi şiddet, fiziksel ve cinsel istismara uğrama, sosyal desteğin yetersiz olması, aile içi iletişim sorunları riski artırır" diye konuştu.
İNTİHAR VE MEDYA SORUMLULUĞU
TPD Genel Sekreteri Doç. Dr. Mehmet Yumru da intihar ve medya sorumluluğu konulu sunum yaptı. Türkiye'de son 10 yılda yaklaşık 29 bin kişinin intihar sonucu yaşamını yitirdiğini, bunların yüzde 27'sini kadınlar, yüzde 73'ünü ise erkeklerin oluşturduğunu kaydeden Doç. Dr. Yumru, intiharın gençler ve genç erişkin nüfusta artış gösterdiğini belirtti. Doç. Dr. Yumru, "2014 yılında her 100 bin kişide 4 kişi intihar etmiş. Dünya üzerinde tüm ölümlerin yüzde 1.8'i intihar sonucunda gerçekleşmektedir. İntihar oranı ülkemizde son 40 yılda yüzde 50 artış göstermiştir. Ülkemizde yazılı, görsel ve sosyal medyada intihar haberleri sıklıkla yer almaktadır. Medyanın bu haberleri detaylı olarak ilettiği ve hatta görsel materyalleri sıklıkla kullandığı görülmektedir. Bir intiharın haber sınırlarını aşan bir ölçüde anlatılması ya da gösterilmesi kişinin mahremiyetinin ve kişilik haklarının ihlalidir. Medyada intihar vakalarının tüm detaylarıyla dramatize edilerek, görsel öğeler eşliğinde sunulması, intihara eğilimli insanlar üzerinde olumsuz etkiler yarattığı bilinmektedir" diye konuştu.(Haber Merkezi)