Sağ Dikey Reklam Alanı Genişlik: 160px Yükseklik: 600px
Antalya Haberleri
Akdeniz Gerçek Gazetesi Özel Haber Temsilde sınıfta kaldık

Temsilde sınıfta kaldık

5 Aralık 1934’te yürürlüğe giren Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilişinin 81. yıl dönümü nedeni ile Antalya’da Büyükşehir Belediye Meclisi’nin seçilmiş kadınları açıklamada bulundu. 103 Kişilik meclisin 4 kadın üyesi ve Muratpaşa İlçesi’nden 2

8 Dakika
OKUNMA SÜRESİ
Temsilde sınıfta kaldık

5 Aralık 1934’te yürürlüğe giren Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilişinin 81. yıl dönümü nedeni ile Antalya’da Büyükşehir Belediye Meclisi’nin seçilmiş kadınları açıklamada bulundu. 103 Kişilik meclisin 4 kadın üyesi ve Muratpaşa İlçesi’nden 2 kadın muhtar siyasette varoluşlarının temeli gerekli düzenlemeleri yapan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü anarken, temsilin yetersizliğini eleştirdiler.

 Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin seçilmiş kadınları Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e kadınlara tanıdığı seçme ve seçilme hakkı nedeni ile teşekkür etti.  Kadınların siyasi hayatta yeterince söz sahibi olamadığını söyleyen kadın siyasetçiler, kadının siyasette temsil oranının daha da arttırılmasını istediklerini belirttiler. Kadın siyasetçiler nüfusun yarısını oluşturan kadınların siyasal hayata katılım oranı hala erkeklerin çok daha gerisinde seyrettiğini siyasal hayata katılımda kadınların önüne konulan engellerin ortadan kaldırılması ve kadınların siyasi hayatın figüranları değil, karar verici mercileri olarak aktif rol üstlenmelerinin yolu açılmalı şeklinde açıklamalarda bulundular.

PEKÇOK ÜLKEDEN ÖNCE VERİLDİ

Türkiye’de kadınların siyasal hayata katılımı ve karar mekanizmalarında temsili için uzun yıllardır verilen mücadele sonucunda kadınlar, 1930 yılında belediye seçimlerine, 1933’te muhtarlık seçimlerine katılma hakkı elde etmiş ve 5 Aralık 1934’de Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişikliği ile milletvekili seçme ve seçilme hakları tanınmıştır. Türkiye’de kadınların karar mekanizmalarına ve siyasal hayata etkin katılımı konusunda yapılan bu yasal değişiklikler, birçok Avrupa ülkesinden önce gerçekleştirilmiştir. Türkiye’de 1934’te verilen seçme ve seçilme hakkı, Fransa ve İtalya’da 1946’da, İsviçre’de ise 1971’de tanınmıştır.

Türk kadını,  81 yıl önce yüzyıllardır özlemini çektiği haklarına sahip olmada; en azimli, inançlı ve güçlü desteği Atatürk' ten almış ve çağdaş ülke kadınlarının önüne geçmiştir. 1980 sonrası iktidarların dini siyasete âlet etme çabaları neticesinde kadını geri plana itme uygulamaları hız kazanmıştır. Türk kadını 1934 yılından daha da gerilere götürülmeye çalışılmaktadır. Siyasete atılması baba, erkek kardeş, akraba veya eş tarafından engellenmekte, oy kullanırken kendi iradesi, aile baskısı neticesinde ipotek altına alınmaktadır.

BU BİR KADIN SORUNU DEĞİL

Seçim bölgesi Murapaşa’da katıldığı eğilim yoklamasından birinci çıkarak Antalya Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi olan CHP’li Songül Başkaya, ’’ Öncelikli olarak Türk kadınına dünyadaki gelişmiş ülkelerden daha önce seçme ve seçilme hakkını veren, bu yolda mücadele eden başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm mücadele arkadaşlarına sevgi, saygı ve en derin şükranlarımızı sunuyoruz. Maalesef dünyada da, Türkiye’de de kadının yeterli temsil oranı parlamentolarda, yerel meclislerde sağlanamıyor. Bununla ilgili özellikle sivil toplum kuruluşlarının büyük mücadele vermesi gerekiyor. Bu bir kadın sorunu değil aslında. Neticede insan odaklı bakmak gerekiyor. Toplumun bir cinsinin geri bırakılması ya da eve hapsedilmeye çalışılarak sadece iş dünyasında, akademik dünyada ve siyasi arenada erkek egemen bir toplum yaratmak insan haklarına aykırıdır diye düşünüyorum’’dedi.

KADINLAR GÖSTERMELİK OLARAK SİYASETTE YER ALIYOR

Siyasette kadının temsil oranının sadece göstermelik olduğunu söyleyen Başkaya, “Listelerde kadınlar olsun adına bir şekillenme var. Bunu yıkmak için çok mücadele etmek gerekiyor. Durduk yere sadece kadının temsili yetersiz, o yüzden adayım kadın mücadelesinin gelişmesini istiyorum demek yeterli olmuyor. Erkek adaylardan daha fazla mücadele göstermek gerekiyor, listelerde yer bulabilmek için, meclise girebilmek için. Antalya bu konuda şanssız illerden bir tanesi bence. Kadın bir valimiz yok. Bir tane vali kadın yardımcısı var. Kaymakam ona keza… Kadın belediye başkanımız büyükşehirde ve ilçelerde yok… Binlerce muhtarımız var, onların arasında bile kadın muhtar sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Parlamentoya geldiğimiz zaman 14 tane milletvekilimiz var Antalya’da. Sadece 2 tane kadın milletvekilimiz var. O da 1 Kasım seçimlerinde meclise girdi. Öncesinde bir taneydi. Uzunca bir süre de hiç kadın milletvekili olmadı, Antalya’da. En son MHP’den olmuştu’’diye konuştu.

ANTALYA’DA KADIN SİYASETÇİ ÇOK AZ

Antalya’da kadınların siyasete katıma oranlarının çok düşük olduğuna değinen Başkaya, ’’Ve Cumhuriyet’in ilk dönemlerinde bir kadın milletvekilimiz parlamentoya girmişti. Böyle bakıldığı zaman gerçekten tablo başta da söylediğim gibi Antalya açısından çok parlak değil. Oysa dünyaya açılan pencere diyoruz. En gelişmiş, okumuş, aydın insanların çokça bulunduğu bir kent ama buna rağmen temsil alanında yetersiz kalıyor. Siyasi arena sadece tabi parlamento, belediye başkanlıkları değil. İlçe belediye meclisinde yaklaşık yüzde 10’u bile bulmuyor kadın sayısı. Ve büyükşehir meclisine geldiğimizde durum daha da vahimleşiyor. Yani yüzde 4’ün altında kadın temsili. 103 kişilik bir mecliste sadece 4 tane seçilmiş olması bence Antalya açısından çok acıdır’’diye konuştu.

BİRBİRİMİZE EL VERMELİYİZ

“Kadının bulunduğu ortamda her şey çok farklı oluyor” diyen Başkaya,’’Çünkü bakış açısı çok farklı, biz daha detaycıyız. Daha planlı, daha sistemli ve bu siyasi ayak oyunlarından çok uzak, tamamen iyi niyetli siyaset yapmaya çalışıyoruz. O yüzden birbirimize el vermeliyiz. Ben siyasette tamamen kadın ve genç temsilinin yetersizliğine tepki olarak mücadele etmek için ve insanlara cesaret vermek adına yola çıktım. 28 Yaşında girdiğim aktif siyasi arenada 7 yıldır partimin ve halkımın desteğiyle mücadele etmeye çalışıyorum. Bu mücadelemde bana destek olan başta ailem, partim ve tüm halkıma teşekkür ediyorum. Diliyorum önümüzdeki günlerde kadın temsili noktasındaki mücadelemiz birlikte daha örgütlü, daha kuvvetli, daha güçlü olur. O zaman daha güzel bir Antalya, daha güçlü bir Türkiye yaratmak için bir umuda sahip oluruz’’şeklinde açıklamalarda bulundu.

KADINLARIN OLMAMASI DEMEK TOPLUMUN YARISININ TEMSİL EDİLMEMESİ DEMEKTİR

Türkiye’nin nüfusunun yarısına yakınının kadınlardan oluştuğunu söyleyen MHP’li Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Nurdan Aslı Bayar Ulukapı,’’Sosyal, siyasal ve ekonomik yaşamda kadınların olmaması demek, toplumun yarısının temsil edilmemesi demektir. Bu tek ayakla yürümekle aynıdır. Eski Türk devletlerinde kadınlar ailede,  mirasta, devlet yönetiminde söz ve hak sahibiydiler fakat Osmanlılarda çeşitli nedenlerle kadınlar birçok sosyal, kültürel ve siyasi haktan mahrum kaldılar. Çağdaş,  demokratik ve laik bir Türk toplumunu hedefleyen Atatürk, kadınların insan haklarından eşit olarak faydalanması için gerekli düzenlemeler yapmıştır. Bu düzenlemeler Türkiye Cumhuriyeti’nin çağdaş ülkeler seviyesine çıkabilmesinde önemli rol oynamıştır’’dedi.

KADINLARA FIRSAT EŞİTLİĞİ YARATILMIYOR

Kadınların toplumun her alanında yeterince var olamadığını ve fırsat eşitliği yaratılmadığını söyleyen Ulukapı,’’Siyasette ekonomik ve sosyal hayatta negatif ayrımcılıkla karşılaşmakta. Kadınların önünün açılması, üretime aktif katılması, aile ekonomisine katkıda bulunabilmesi, yönetici kadrolarına yükselebilmesi için yasalarla desteklenmesi gerekmektedir. Partilerin iç tüzüğünde adayların en az yüzde 40’nın kadın olması şartı düşünülmelidir’’şeklinde konuştu.

KADINLAR DAHA FAZLA SÖZ SAHİBİ OLMALI

Kadınların siyasette çok daha fazla söz sahibi olmalarını istediklerini söyleyen CHP’li Büyükşehir Meclis Üyesi Cansel Çevikol, ’’ Büyükşehir Belediye Meclisi’nde 103 üyeden 4 üye kadın.  TBMM’de daha az bir katılım ile kadın milletvekili var. Seçilmiş bir bayan olmak çok güzel bir duygu. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü kadınlara seçme ve seçilme hakkını tanıdığı için ve emeği geçen herkese minnet borçluyuz. Kadınlar her alanda olduğu gibi siyasi hayatta da yeterince yer alamıyor. Ben kendimi bu konuda şanslı hissediyorum. Kadınların sayısının çok daha fazla olmasını temenni ediyoruz. Kadınların olduğu yerde saygı dili, emek, çok daha fazla titizlik var… Kadınların siyasette çok daha fazla söz sahibi olmalarını istiyoruz’’dedi.

KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİNİ DAHA ÇOK VURGULAMALIYIZ

Muratpaşa İlçesi Demircikara Mahallesi Muhtarı Ayşe Peçen, ’’Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün biz kadınlara kazandırmış olduğu seçme ve seçilme hakkına biz kadınlar daha fazla sahip çıkmalıyız.  Ülkemizin geleceği için kadın-erkek eşitliğini vurgulayarak çağdaş dünya sistemine girmeliyiz. Ben seçilmiş bir muhtar olarak kadın milletvekillerimiz ve bakanlarımız her vatandaşa bir örnektir.    Buna daha çok sahip çıkmalıyız’’dedi.

25 YILDIR YAPTIĞIM GÖREVDEN ONUR DUYUYORUM

Bir Atatürk kadını olarak 25 yıldır yaptığı görevden onur duyduğunu söyleyen Muratpaşa İlçesi Meltem Mahalle Muhtarı Muazzez Kaval,’’Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkını 81 yıl önce veri, bize bu gururu için yaşattığı için binlerce teşekkür ediyorum. Bir Atatürk kadını olarak da 25 yıldır yaptığım görevden onur duyuyorum. Antalya’nın ilk kadın muhtarıyım. Bu gururla, onur duydum. Kadının yeri siyasette var mı, bu çok düşündürür. Yeterli değil. Çünkü hala biz erkek egemenliği altında yaşayan kadınlarız. Kadın egemenliği Türkiye’de yok. İlk seçme ve seçilme hakkını Türk kadını almasına rağmen yok. Bizde Türk kadınının ekonomik gücü az. Yetiştirilme şekli, öğrenim durumu, ekonomi kadınları hep arka plana itiyor. Siyasette erkekler kadınları çalıştırır, kadınlar kolu kapı kapı gezer ama seçilen hep erkek olur’’diye konuştu.

 

 

 DENİZ TOPKAYA

 

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *
‘Dünyayı kadınlar yönetecek’

‘Dünyayı kadınlar yönetecek’