“Değerli meslektaşlarım ben Kahramanmaraş Afşin SGM Personeli G. A. malumunuz 11 ili etkileyen büyük bir deprem yaşadık evlerimiz hasar aldı oturulamaz. Çoluğumuz çocuğumuz perişan durumda. Bir de üstüne işe gelmek zorunda bırakılıyoruz. Depremden 8 gün sonra kurum başkanlığından aranıp nasıl olduğumuz soruluyor, bir whatsapp hattı kuruluyor, şikayetlerinizi buraya bildirin deniliyor. Defalarca mesaj atıyoruz ‘Talebiniz işleme alındı en kısa surede talebiniz değerlendirilecektir’ deniyor ama sonuç sıfır. Kurum olarak kimse demiyor ki ‘Ne yiyorsunuz, ne içiyorsunuz, nerde kalıyorsunuz, aileniz nasıl, psikolojiniz nasıl’ soran yok. Kaymakam işe çağırıyor ‘Gelin gelmezseniz açığa alırım’ diye tehdit ediliyoruz. Diğer kurumlara bakıyorum dışarıdan 3 günlük 5 günlük görevlendirme ile personel gelip çalışıp geri dönüyor. Ben hiçbir kurum personeli arkadaşımın da bu şekilde mağdur olmasını ailesinden ayrılıp gelmesini de istemiyorum. Utanarak söylüyorum üzerimde giydiğim hiçbir şey bana ait değil, el alemden gelen üst baş ile geziyorum.”
“BİZ BU KADAR MI DEĞRSİZİZ”
“Allah getirenden gönderenden razı olsun. Halk Bankası’nın yaptığı kadar yapamaz mıydı? Kurumumuz (personeli için tepeden tırnağa kadar olan giyim malzemesini koli yapıp gönderebiliyor) özel şirketler personellerine konteynır sağlıyorlar. Biz bu kadar mı değersiziz? Arayıp herkes sorar nasılsın, iyi misin, bir ihtiyacın var mı diye ama icraat önemli. Şahsım ve çalıştığım SGM çalışanları olarak biz işe gelmeyi yüksünmüyoruz. Biz gerekirse gece gündüz çalışmaya razıyız ama ailelerimizi güvene almak istiyoruz. Kurumumuz bizim için ne adım attı, ne yaptı. Binaları sağlam mı diye mühendislerini gönderdi. Binalar personelden önemli. Çünkü şimdi belki diyorsunuz ne kadar şikayet ettin, ne kadar isyandasın tayin iste. Oradan ayrıl diyenler de vardır. Ben memleketimi seviyorum, terk etmek. İstemiyorum öleceksem de yaşayacaksam da memleketimde kalacağım. Değerli arkadaşlarım sözde kıymetli SGK çalışanları deprem var, sürekli deprem var. Bugün burdaysa yarın sizin orada unutmayın rabbim değil Müslüman’a kafire bile bunu yaşatmasın. Herkese saygı ve sevgiler.”
Songül BAŞKAYA