Her şeyin çalınabildiği bir ortamda, dikkat edin de mutluluğunuzu ve umutlarınızı çalmasınlar! Çünkü o zaman, örgütlü kötülüğe dayanma gücünüz de kalmaz.
Bugüne dek sizden çalınanların muhasebesini yapmak, kaybettikleriniz için üzülmek ağır geliyor değil mi? Geleceğinizi, hayallerinizi,
Çocuklarınızın geleceğini, düşük ücretlerle emeğinizi, kazanılmış haklarınızı, özgürlüğünüzü çaldılar, diye düşünüyorsunuz pek çok karamsar gibi… Ama her şey düzelir yeter ki; umutlu ve mutlu olun!
Şimdi elinizde bir umut, bir de küçük şeylerden yarattığınız mutluluklarınız kaldıysa eğer; Onları sonuna kadar korumanız gerek! Çünkü onlar sizin gücünüz. Unutmayın, güç, her zorluğun üstesinden gelir!
“İnsanın mutsuzken, mutlu bir zamanı hatırlaması kadar büyük bir acı yoktur” der Dante.
Çoğu insan gibi siz de, geçmiş güzel zamanları hatırlıyorsunuz acı ve özlemle. Çünkü mutlu olmadığınızı düşünüyorsunuz. Oysa mutluluk, yanıbaşınızda; bir çocuğun gülüşünde, güneşin doğuşunda, bir şiirin dizesinde, dost elinin dokunuşunda, hayatın akışında var! Sadece onu fark edemiyorsunuz.
“Bir çok insan mutsuz olduğunu bilir; ama daha fazla sayıdaki insan, mutlu olduğunu bilmez“ diyor Albert Schweitzer.
Yoksa siz de mutlu olduğunu bilmeyenlerden misiniz?
Unutuyoruz; herhangi bir şeye sahip olarak, ne pahasına olursa olsun onu elde ederek, mutlu olunmaz. Mutluluk bir şeyleri elde etmenin çok ötesinde bir kavram. Sizce de öyle değil mi?
“Birilerinin gözyaşları üzerine kurulan her mutluluk, günü geldiğinde en dayanılmaz acılarla intikamını alır“ diyor Nicanor Parra
Mutluluk, başkalarının gözyaşları pahasına olmamalı. Çünkü, Çiçero’nun da dediği gibi;
“İnsan mutluluğun en büyüğüne, ancak öteki insanlara iyilik yapmakla kavuşabilir.”
Hatta bu yüzden;
“Bazıları gittikleri yerde mutluluk yaratırlar, bazıları da ayrıldıkları yerde” der, Oscar Wilde.
Küçük bir çocuğa hediye almak gibi olmalı mutluluk. İnsanlar varlığınızdan mutlu olmalı. Mutlu olmanın şartlarla ya da beklentilerinizle ilgisi yoktur! Mutlu olmak istiyorsanız, mutluluğu seçersiniz. Mutluluk başkalarıyla paylaşıldığında çoğalan, uzunca bir yoldur. İnsan elindekilerle mutlu olmayı becerdiğinde, hayattan beklentilerini de düşük tutar.
Mutsuz geçen her gün, insan için kayıptır.
“Aslında insanı en çok acıtan şey, hayal kırıklıkları değil, yaşanması mümkünken yaşayamadığı mutluluklardır” diyen Wayne Dyer’ e katılıyorum.
Mutluluğun en basit formülünü ise, Allan Chalmers vermiş:
“Bir insanın bu dünyada mutlu olabilmesi için sadece üç şeye ihtiyacı vardır: Sevecek birisi, yapacak bir şeyi ve umut ettiği bir şey.”