Petrol fiyatları, Orta Doğu'daki gerilimlerin yol açtığı arz endişeleri nedeniyle yükseldi. Hamas'ın İsrail'e düzenlediği saldırılar ve İsrail'in sert yanıtı, Orta Doğu'da tansiyonu artırdı ve bu durum küresel petrol arzını olumsuz etkileyebileceği endişelerini beraberinde getirdi.
Ayrıca, İran'ın İsrail'e saldırıda Hamas'a destek verdiği iddiaları, Batılı ülkelerin İran'a karşı nasıl adımlar atacaklarına bağlı olarak petrol fiyatlarını etkileyebilir.
Brent petrolünün varil fiyatı 89 dolara kadar yükseldi ve Aralık vadeli Brent petrolü yüzde 3,68 artışla 87,69 dolardan işlem görüyor.
Uzmanlar, çatışmanın petrol fiyatlarında oynaklık yaratabileceğini ve olası bir İran saldırısının fiyatları anında yükseltebileceğini söylüyorlar.
Türkiye için bu durumun riskleri artırabileceği belirtiliyor. Özellikle dışarıdan ithal edilmesi gereken sermaye, enflasyon ve işsizlik gibi ekonomik faktörleri olumsuz etkileyebilir. Türkiye'nin yeni bir arz şokuna karşı hazırlıksız olduğu ve bu durumun riskleri artırdığı ifade ediliyor.
RİSK TÜRKİYE'Yİ GÖSTERDİ
Birgün'den Ozan Gündoğdu, Türkiye'nin karşı karşıya kalabileceği petrol şokunu köşesine taşıdı. Gündoğdu şu ifadeleri kullandı: "Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısıyla başlayan savaş, gıda fiyatlarını kışkırtmış, özellikle ayçiçek yağı ve buğdayda kriz yaşanmıştı. İsrail ve Filistin’in arasındaki savaşın 50 yıl önceki gibi petrol fiyatlarını yukarı yönlü etkileyeceğini söylemek kehanet sayılmaz. Zaten, Amerikan Merkez Bankası’ndan yapılan açıklamalar petrol fiyatlarını son haftalarda yukarı doğru tırmandırmış, varil fiyatının 100 doların üzerine çıkacağı konuşulmaya başlamıştı. Ortadoğu’da yaklaşan savaş, bu tahminleri güçlendirecek cinsten. Yeni bir petrol şokunun arefesinde miyiz? Şimdilik tahmin yürütmek zor olsa da, ekonomi bakanının yurtdışından sermaye ithal etmek için dünyayı dolaştığı bugünlerde, Türkiye’nin en son ihtiyacı olan şeyin petrol fiyatlarının yükselmesi olacağını söyleyebiliriz. Bu durumda, hem dışarıdan ithal edilmesi gereken sermaye, hem enflasyon hem de işsizlik artacaktır. Türkiye, tıpkı 50 yıl önce olduğu gibi, yeni bir arz şokuna hiç hazır değil. Bu hazırlıksızlık hali, petrol fiyatı hiç yükselmese bile Türkiye için riskleri artırıyor. Riskin artması ise Mehmet Şimşek’in dünya turunda yabancı sermayeye daha fazla para vadetmesi anlamına geliyor."
