ATSO Başkanı
Davut Çetin, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Temmuz ayı enflasyon
verilerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Enflasyonun yeni rekorlarla
yükselişe devam ettiğini ve maliyetlerindeki artışı fiyatlarına yansıtamayan
işletmelerin enflasyon altında ezildiğini kaydeden Başkan Çetin, girdi
maliyetlerindeki artışın fiyatlar üzerindeki etkisini aşağıya çekmek için temel
girdilerde vergi indirimleri yapılması ve kredi desteklerinin artırılması
gerektiğini söyledi. Başkan Çetin enflasyonda kalıcı iyileşme için belirsizliği
azaltacak, güveni artıracak yeni bir programa ihtiyaç olduğunu vurguladı.
ATSO
Başkanı Davut Çetin açıklamasında şunları kaydetti: “2022 Temmuz ayı enflasyonu
piyasa beklentilerinin biraz altında, bir önceki aya göre TÜFE’de yüzde 2,37,
Yİ-ÜFE’de yüzde 5,17 olarak açıklanmıştır. Yıllık enflasyon ise tüketici
fiyatlarında yüzde 79,60, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 144,61 olmuştur. 2022 yılı
Temmuz ayında, endekste kapsanan 144 temel başlıktan 10 temel başlığın
endeksinde düşüş, 128 temel başlığın endeksinde artış gerçekleşmiştir. Harcama
gruplarında en yüksek aylık artış yüzde 6,98 ile sağlık ve yüzde 6,85 ile alkollü içecekler
ve tütün gruplarında gerçekleşirken ulaştırma fiyat düşüşü görülen tek grup
olmuştur. Ürün bazında en yüksek artış yüzde 18,66 ile ilaç, yüzde 16,54 ile yumurtada,
en fazla düşüş yüzde 8,18 ile akaryakıt ve yüzde 6,25 ile tavuk etinde kaydedilmiştir. TÜİK’e
göre sebze ve meyve fiyatları aylık yüzde 4,95, yıllık yüzde 77,25 düzeyinde artmıştır.
Çekirdek enflasyon göstergelerinde aylık mevsimsel iyileşme gözlense de yıllık
enflasyon oranı artışı devam etmektedir.”
“RAKAMLAR ARASINDA CİDDİ FARK VAR”
“Temmuz
ayında TUİK tüketici enflasyon oranıyla İTO Geçinme Endeksi verileri arasındaki fark yükselmiştir.
TÜRK-İŞ ise gıda enflasyonunu aylık %7, yıllık %128 olarak hesaplamıştır” diyen
ATSO Başkanı Çetin, enerji fiyatlarının maliyet baskısını artırdığına dikkat
çekti.
Çetin
şunları kaydetti: “Tüketici fiyatları artışı iç piyasada talep baskısı
nedeniyle yavaşlasa da üreticiler üzerindeki maliyet baskısı artmaya devam
etmektedir. Yİ-ÜFE, Temmuz ayında yüzde 5,17 artarken yıllık üretici enflasyonu yüzde 144,61
oranıyla yeni bir rekor kırmıştır. Bu artışta belirleyici faktör elektrik ve
doğal gaz tarifelerinde ve gıda fiyatlarında artış olmuştur. Üretici
enflasyonunda yıllık artışlar elektrik ve doğal gaz dağıtımında yüzde 441, ham
petrol ve doğal gazda yüzde 272, kok ve petrol ürünlerinde yüzde 243, gıdada yüzde 136 olarak
kaydedilmiştir.”
ADALETSİLİK
GİDERİLEMİYOR
“Girdi
maliyetleri, özellikle elektrik ve ücret maliyetlerindeki artış tarım, sanayi
ve hizmet sektörlerinde fiyatlarını ve cirolarını aynı ölçüde artıramayan bütün
işletmeleri ezmektedir. Bu durum karşısında maliyetleri düşürecek ÖTV ve KDV
indirimleri yapılması, kredi desteklerinin artırılması zorunluluktur. Fakat bu
tür destekler bile enflasyonun sektörler ve büyük-küçük ölçekli işletmeler
arasında yol açtığı adaletsizliği giderici olmayacaktır. Dolayısıyla rekor
karlar açıklayan bankacılık sektörünü de kapsayacak şekilde bütün vergi
oranlarının yeniden gözden geçirilmesi de gereklidir.”
GERÇEKÇİ
POLİTİKALAR LAZIM
“Ayrıca,
ekonomide asıl meselenin belirsizliği azaltacak ve güven tesis edecek yeni bir
program açıklanması olduğunu da bu vesileyle tekrar vurgulamak istiyorum.
Mevcut ekonomik programda cari açığımızın düşeceği varsayılmış, ancak enerji
maliyetleri nedeniyle cari açık ve ülke risk primimiz artmıştır. Açıklanmasını
beklediğimiz Temmuz ayı dış ticaret verileri ticaret dengesindeki durumu daha
iyi gösterecektir. Küresel stagflasyonun başladığı bir dönemde küresel
koşulları ve piyasa gerçeklerini dikkate alan gerçekçi bir para politikasına
ihtiyacımız olduğu açıktır. Yüksek enflasyonun bedelini ödemeyi ertelemek
yerine bu adımları hemen attığımız takdirde risk priminin düşmesi ve
beklentilerin iyileşmesi bu dönemi daha az bedelle atlatmamızı sağlayacaktır.”
Haber Merkezi