28 Mayıs 2023’de yapılan ikinci tur Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 52,18 oy alan Recep Tayyip Erdoğan yeniden Cumhurbaşkanı seçildi.
Kemal Kılıçdaroğlu ise Yüzde 47,82 oyda kaldı. Sadece 10 Ay sonra yapılan mahalli idareler seçiminde ise tablo terse döndü. Cumhur İttifakı bileşenleri toplam yüzde 41,57 oy alırken, Muhalefetteki partilerin oyu yüzde 58,43 oldu!
Şimdi, şöyle bir düşünelim isterseniz...
28 Mayıs 2023 seçimini muhalefet bloğunun adayı Kemal Kılıçdaroğlu kazansaydı ancak 10 ay sonra; 31 Mart 2024’de yapılan mahalli seçimde
Cumhur İttifakını oluşturan partiler galip gelseydi ne olurdu?
Erken seçim naraları o günden itibaren atılır, Kemal Kılıçdaroğlu’na ‘Topal Ördek’ denmeye başlanırdı!
İktidar Partisinin en iyi uyguladığı strateji şuydu; siyaseten güç kaybederken bile kazanmayı bilmek!
Hatırlayın lütfen 2015 seçimlerini…
Haziran’da yapılan seçimde iktidar yüzde 40,87 oy alarak Meclis’te çoğunluğu kaybetmiş, aylarca süren istikşafi görüşmeler yapılmış, o süreçte yaşanan terör olayları nedeniyle vatandaş güvenlik kaygısıyla Kasım’da tekrarlanan seçimde mevcut iktidara yüzde 49,50’la yeniden hükumeti kurma görevi vermişti...
Ana Muhalefet Partisi böyle bir süreçte ne yapıyor peki?
31 Mart seçimlerinden sonra ‘Normalleşme’ türküsünü söylemeye başladılar… Ne oldu peki o cicim aylarında?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye için vaz geçilmez lider olduğu bile dillendirilmeye başlanmıştı Ana Muhalefette...
Enflasyon canavarı bir türlü dizginlenemiyor... Çarşı-Pazar yangın yeri… İşçi, memur ve emekli alım gücünü kaybetmiş durumda… Sosyal ve siyasal sorunlar zirve yapmış!
Ama Siz, hala dostlar alış-verişte görsün muhabbetindesiniz…
Yapılan halkoyu yoklamalarında iktidar bloğunun her geçen gün güç kaybettiği ayan beyan ortadayken Ana Muhalefet Partisi, ‘’Siyasi Savaş İlanını gördük, gereğini yapacağız’’ diyor!
Bakın Beyler... Gereği şudur;
Ana Muhalefet Partisi başta olmak üzere Meclis’te bulunan tüm muhalefet partilerinin biran önce Sine-Millete dönmesi gerekmektedir!
Millet bu kadar sıkıntılarla mücadele ederken hamasi söylemlerinizden vazgeçin artık…
Kalkın o ceylan derisi koltuklarınızdan…
Sine Millete dönerseniz eğer; TBMM’nin siyasi temsil meşruiyetinin bittiğini ilan etmiş olursunuz... Bırakın tek başlarına kalsınlar Meclis’te...
Zaten, millet menfaatine olan hangi kanun teklifinize evet dediler ki bugüne kadar? Hangi öneriniz kabul gördü ki?
‘’Efendim, seçim yasası açık.. Genel seçimlerin üzerinden 30 ay geçmeden ara seçim falan olmaz ki’’ dediğinizi duyar gibiyim..
Olsun!
İktidara ‘Kırmızı Kart’ göstermek, meydanlarda cebindeki kartı çıkartıp sallamak değildir! En gerçekçi Kırmızı Kart; Sine-i Millet’dir.
Gerisi laf-ı güzaftır!
İktidarın, toplumsal tepkiyi en etkili bir şekilde duyabilmesi için;
Dönün Sine-i Millete!
DERKENAR
M.Şükrü MISIRLI