Doğu ve güney doğu bölgelerimizde on il, onlarca ilçe ve yüzlerce köyümüz 7.7 lik depremde yerle bir.
Şu anda ölü sayımız 18000'e dayandı. Yollar kapandı. Yurt içinden ve yurt dışından gelen yardımların kaza zadelere ulaştırmakta ciddi sıkıntılar çekiliyor.
Bölgede yaşananları kesintisiz olarak ekranlardan hepimiz izledik. İçimiz kan ağladı, gözlerimiz yaşla doldu. Daha fazla ağlamamak için durmadan dudaklarımızı Isırmak zorunda kaldık.
1939 da Erzincan depremi 1969 da Bingöl Elazığ bölgelerindeki depremler. Zaman içinde takiben Van ve Ağrı depremleri, devam etti yine Erzincan depremi, küçüklü büyüklü kuzey Anadolu depremleri, 1970 yıllarda Ege bölgesi depremleri, 1971 Kütahya,Afyon Uşak, Emet, Simav, bölgenin genelinde en büyük depremlerden 1999 Marmara-Gölcük depremi. Nihayet dumanı üstünde bu günkü, halen devam eden 10 ildeki deprem.
Acaba neden? Çünkü önüne gelen 2 kuruş verip müteahhit olursa, görüldüğü gibi yüz binleri öldürürsünüz.
Bir insanın, bir ailenin, yani insanların barınacakları mekanı inşa ederken neden denetlenmediğini sormak gerek. Binaları inşa ederken demir-çimento ve çimento kalitesinin, kum ve çakılın, bizzat inşaat malzemesinin genel kontrolünü kalite ve miktar kontrolünü neden ciddi olarak denetlemediniz? Kentlerimizin imar ve inşaat gerçeklerini neden dikkatli planlamıyoruz? Yer seçimleri ve zemin etütlerini kim, nasıl ve ne şekilde yapılıyor? Birkaç yıl önce yapı denetim firmaları kuruldu.
Hala küçük ölçekli depremlerde bile binalar niye yıkılıyor, insanımız neden ölüyor? Eğer yapı denetim şirketleri ciddi şekilde (dürüst) çalışmıyorlarsa o firma yahut şirketleri kim denetleyecek? Gerek firmalar üzerinde gerek belediyelerin bu alandaki kadroları üzerinde liyakat açısından bir inceleme yapılıyor mu? Acaba imar affı kargaşası bunca binanın yıkılmasında ne kadar masumdur? Yıllar önce ilgili oda, 7 yahut 7' nin üzerindeki bir depremde Antalya’da 123000 binanın yıkılacağı beyan olunmuştu. Bu binalar, kentimizin 4. Derece deprem bölgesi sürecinde inşa edildiği, şimdi ise İlimiz 2. Derece deprem bölgesine göre binalar yapılması gerektiği ifade edilmişti. Bütün bu gerçekler ortadayken: BU KONUDA ANTALYA' NIN DURUMU NE OLACAK? SAYIN YETKİLİLER DEN KAMU OYU CEVAP VE SONUÇ BEKLİYOR