60 Yılımı tamamladığım meslek yaşamımda, toplum sağlığının korunması adına durmadan dile getirdiğim "Gıda ve Sağlık- Sağlıklı Beslenme Kimyasal Terör-Gıda Terörü ve Kanser-Gıda Kanser İlişkileri" konularında yer alan çok sayıdaki yayınlara rağmen bir arpa boyu yol alınamadığını görmek beni çok fazla üzmektedir.
Bir zamanlar ülkemizde her türlü gıdanın, sularımızın, insan yaşamında tüm madde ve materyallerin tahlillerini yapan bölge hıfzıssıhha enstitüleri günümüzde yok artık. Birkaç yıl önce kapatıldı.
Neden kapatıldığı da bilinmiyor. Durum bununla da sınırlı değil tabi. Bir zamanlar ülkemizde tüm gıdaların üretildiği, gıda imalathanelerinde, ekmek ve simit fırınlarda, pastanelerde, içme suyu üreten fabrikalarda gıda güvenliğinin temini ve halk sağlığının korunması adına sorumlu yöneticiler vardı. Söz onuşu sorumlu yönetici ve sorumlu müdürler gıdaların sağlıklı şekilde üretilmesini, gıdaların tüketiciye sağlıklı şartlarda sunulması konusunda ciddi bir ara insan gücü ve denetim mekanizmasıydı.
Birkaç yıl önce o sistem de sıfırlandı. Yani binlerce sorumlu müdürler ve gıda kontrolörleri, yöneticiler fırınlardan, gıda imalathanelerinde uzaklaştırıldı. Ülkemiz için, ülke toplumunun sağlıklı beslenmesi konularında ciddi bir gedik oluşturuldu. Şimdi ise bilindiği ve görüldüğü gibi, piyasalar adeta merdiven altı üretim anlayışına dayalı, asla kabul edilmemesi gereken bir gerçekle karşı karşıya geldiği birçok basın haberlerinde de yer aldığı bilinmektedir.
SORMAK GEREKİR:
Halkın tükettiği ve tüketmeye devam ettiği et ve et preparatları, süt ve süt ürünleri, su ve su ile hazırlanmış şerbetler, her türlü asitli sıvılar, alkol ve alkaloitle maddelerin kimyasal ve bakteriyolojik analizlerinin yapıldığı hıfzıssıhha Enstitüsü laboratuvarları yeniden açılıp yaşama geçirilerek, gıda ve sağlıklı beslenme yöntemi yeniden gündeme getirilecek mi,
Gıda üretiminde hijyen ve sanitasyon şartları yeniden temin olunacak mı?
Her türlü meyve ve sebzelerimizin üretiminde zararlı tarım ilacı ve toksik maddelerin kullanılıp kullanılmadığına dair bilgilerin halka ulaştırılmasıyla ilgili bir çalışma yapılarak halkımızın bilgi alma hakkı temin olunacak mı?
Ülke medyasından da anlaşıldığı gibi zaman içinde ihraç edilen binlerce ton gıda maddesinden büyük bir bölümü iade edildiği anlaşılmaktadır. Günümüze kadar (mesela son beş yıl içinde) yabancı gümrüklerden geri dönen gıda maddelerimizin akıbeti hakkında (imha edildi mi, piyasalarda satışa mı terk edildi) bilgi verebilir misiniz?
Çin'den ithal edilen 30.000 ton zeytin yağı aroma maddesinin akıbeti hakkında bilgi verebilir misiz? (Gıda- Kanser İlişkileri)
