Antalya Barosu Başkanı Alper Tunga Bacanlı, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, “Uzun yıllara dayanan insan hakları mücadelesiyle elde edilen kazanımlar yok sayılmakta ve tarihin tekeri geriye çevrilmek istenmektedir” dedi.
Antalya Baro Başkanı Alper Tunga Bacanlı, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü nedeniyle düzenlediği basın toplantısıda, “10 Aralık 1948 tarihinde kabul edilen İnsan hakları Evrensel Bildirisi'nin üzerinden 66 yıl geçmesine rağmen amaçlanan hak ve özgürlüklerin standartları yakalanamamıştır” dedi. Basın açıklanmasına Baro üyesi avukatlar cübbeleriyle katıldı.
Türkiye’de 2010 yılında 3 bin 700 olan yasaklı site sayısının bugün 60 bini geçtiğini yargı bağımsızlığı sıralamasında da İran, Mısır ve Arabistan'ın gerisine düşüldüğü ifade eden Bacanlı, “Türkiye’de somut koşullarına bakıldığında durum içler acısı. İnsanlarımızın en temel hakları olarak gördüğümüz yaşam hakları, ifade özgürlükleri, itiraz hakları, adil yargılanma hakları, savunma hakları, çevre hakları, sağlıklı olma hakları, eğitim hakları gibi bize göre en temel hakları her geçen gün daha da ağır bir şekilde ihlal
edilmektedir. Uzun yıllara dayanan insan hakları mücadelesiyle elde edilen kazanımlar yok sayılmakta ve tarihin tekeri geriye çevrilmek istenmektedir. Halkın haber alma özgürlüğü ve gerçekleri öğrenme hakkı en ağır saldırıyla karşı karşıya olan alanlardan biridir. 2010'da yaklaşık 3 bin 700 olan yasaklı internet sitesi sayısı bugün 60 bini geçmiştir. Bu alanda Çin ve İran'la aynı kategorideyiz” diye konuştu.
YARGI ELEŞTİRİSİ
Baro Başkanı Bacanlı, yargı bağımsızlığı sıralamasında İran, Mısır ve Suudi Arabistan'ın bile gerisine düştük! Geçtiğimiz günlerde kamuoyunda "Yargı Paketi" ve "İç Güvenlik Paketi” olarak bilinen ve ‘ben yaptım oldu’ anlayışının ürünü olan düzenlemelerle ilgili düşüncelerimizi basın ve kamuoyuyla paylaşmıştık. Özetle, yargıya balans ayan yapılmaya çalışıldığını, yargıyı bir türlü istediği kalıba dökemeyen, hemen her düzenlemeyle savunmaya karşı bakış açısını ve beslediği duyguları açığa vuran, en küçük bir toplumsal muhalefete bile tahammül edemeyen anlayışın, ‘Yeni Türkiye’nin şimdiden eskisi olduğunu, hukukun, ‘yasa’ etiketli bir kutuya konamayacağını söylemiştik” dedi.
Bacanlı, “sistemimizin temeli olan laiklik ilkesinin her geçen gün ortadan kaldırılmaya çalışıldığı ve eğitimde akıl, bilim ve teknolojiden uzaklaşılıp gericileştildiği koşullarda herkesi insan hakları mücadelesine katkı sunmaya çağırıyoruz.”şeklinde konuştu.
MÜHÜBE DEMİRBAŞ
