Son mazot ve benzin zamları nedeniyle halkımız köyden kente gelemez, medeni sosyal ve hayati ihtiyaçlarını karşılayamaz oldu. Gurbetteki insanımız memleketine gidemez, memleketteki hastasını ziyaret edemez, ölümlerinde yakınlarının üzerine iki kürek toprak atamaz oldular.

 

Köylerdeki hastalar, ilçedeki eczaneye gelip ihtiyaçları olan ilaçları ve tıbbi müstahzarları alamadıkları için evlerinde kaderleriyle baş başa kalmış oldular. Yaşlı insanlarımız acil ihtiyaçları için köyden taşımalı eğitim aracına binerek çarşıya gelirken bile yolda jandarma araca ceza yazdığından bu durum da araba yolcu alamamaktadır.

 

PEKİ ÖZÜM YOK MU? ELBETTE VAR.

Madem ki yeni bir yasal düzenlemeyle köyler de şehir oldu şehrin mahallesi oldu; hiç değilse haftanın bir gününde bile olsa belediyeler Köye bir otobüs salarak halkımızın hayati, zaruri acil, insani, tıbbi, medeni, zorunlu ihtiyaçlarının temininde kurumlar neden yardımcı olmuyorlar? Ateş düştüğü yeri yakar. Ey etkili ve yetkili, insanlarım, siz şu Gazipaşa'nın dağ köylerine bir gidiverin de her açıdan oradaki insanlarımızın çektikleri ıstırapları bir görüverin...

 

Allah aşkına elinizi vicdanınıza koyun. Şimdi bu memleket gerçeğini, halkın çektiği dayanılmaz acıları dile getirmeyelim de ne yapalım... Bu hazin konuyu yıllardan bu yana sürekli dile getiriyoruz, ilgililerden ısrarlı taleplerde bulunuyoruz, “tık” yok. Siz söyleyin ne yapalım?...

 

Orada o insanlar vatani görevini yapmış, her türlü mükellefiyet görevini ihmal etmemiş, kendisini yönetecek vekilleri, başkanları, diğer muhteremleri de seçerek “Oturun masanıza bizi yönetin, anayasal haklarımızın korunması konusunda da kusur etmeyin, mutlu bir toplu olarak yaşam kalitemizi de sağlayın, huzur, güven ve barış içinde yaşayalım” diyor halkımız.

 

O insanlar ki en yakın köy 10-15 km. sonra 20-25-30-4050 ve 55 km. yaya olarak Gazipaşa'ya nasıl ulaşır o insanlar. Dolayısıyla mesela Gazipaşa'dan en az haftada bir gün köylere belediyemiz tarafından otobüs salınmalıdır. Hadise bu...