En son 10 Ağustos’ta yazmışım bu köşede.. O günden beri yazmak, konuşmak yerine içime atmışım.. Susmak; çoğu zaman sessizce haykırmaktır!.. Öfkedir, isyandır; usulca ve sessizce!.. Son 15 günde sorun ve sıkıntılar yumağı haline gelen güzel ülkemde neler olmadı ki? Milletin Meclisinde, Anayasa Mahkemesi kararlarının yerlerde süründüğünü gördük.. Demokratik söylemlere ve muhalefete atılan yumrukları gördük.. Milletin Meclisine kan damladığına şahit olduk!. Sokak hayvanlarının katledilmesini dehşetle izledik.. Orman yangınlarını, ekonomik yangınlar izledi.. Döviz-Altın fırladı, borsa çakıldı! Sokak röportajlarında en temel insani hak olan demokratik eleştirilerin hapsedildiğini gördük!
Muhterem Hazine ve Maliye Bakanımıza göre; ‘’Ekonomik göstergeler çok iyi gidiyor (muş!)’’ Hamdolsun..
Yersen!..
İfrat ve tefrit arasında gidip geliyoruz. İktidara yakın kanallar hep bir ağızdan ‘uçtuğumuzu’ söylerken, muhalif kesim; ‘ekonomik anlamda bittiğimizi’ haykırıyor..
Çay üreticisi isyanda.. Fındık üreticileri isyanda.. Fıstık üreticileri isyanda.. Pazardaki esnaf isyanda.. Alış-Veriş sepetine ihtiyaçlarını dolduramayan Vatandaş isyanda..
Domatesler ve karpuzlar tarlada çürümeye mahkum!
Ama; Muhterem Bakanımız üstüne basa basa söylüyor; ’Ekonomik göstergeler beklediğimiz gibi çok iyi gidiyor.. Enflasyon canavarını yendik, yeniyoruz!’’
Aklımızla alay mı ediliyor yoksa?
Haziran’da sanayi üretimi yüzde 4,6 azalmış.. Girdi maliyetleri habire yükseliyor, Çiftçi ekim-dikim yapmayacağım diyor! Asgari ücret zaten belli.. Emekli dersen; Yaşaması mucize!..
Ben, mutfaktaki tencereye bakarım Arkadaş..
Etin kilosu, sütün litresi; Domates, biber, patlıcan..
Birileri de çıkıp üstüne basa basa haykırıyor; ‘’Geçim olmazsa, Seçim Olur!’’
Haklı!
Geçinemeyen halk yığını; ‘’Yetti artık, Geçin, Gidin’’ der sonunda..
Önümüzdeki yasama döneminin en önemli gündem maddesi ‘Anayasa Değişikliği’ olacaktır şüphesiz.. Adama sormazlar mı; ‘’Siz önce; ülkede var olan -yürürlükteki- anayasayı çalıştırın’’ diye?..
Hak ve özgürlükler, seçme ve seçilme, düşünce ve fikir hürriyeti.. İnsanca yaşama ve demokrasi..
Nerede?
İzmir’de yüreğinin sesini, demokratik tepkisini haykıran Dilruba, nerede?
Malum sıcak para keyfine düşkündür rahatlığı sever.. İnsan hakları ve demokrasi olmazsa ekonomi nasıl düzelsin, yabancı sermaye nasıl gelsin? Söyler misiniz?!
Bilir misiniz; Susmak.. Ve derin sessizlik nedir?
Sessizce haykırmaktır!
Fırtına öncesidir..
Dip dalganın ayak sesleridir..
Bir gün gelir; İşçi Ali, Memur Ayşe, Çiftçi Ali İhsan, Emekli Hasan ve evdeki Makbule Teyzem öyle bir konuşur ki; tencere tavaların sesi bile duyulmaz!..
Siz, Siz olun; milletin aklıyla dalga geçmeyin!
Çünkü, yaşam gerçeklerimiz üstü örtülemeyecek kadar kel ve çıplak!
Sessizlik; çoğu zaman sessizce haykırmaktır! Ve sizin anlamak istemediğiniz kadar vahim!
Benden söylemesi..
