Burdur'da, ağırlıklı Yeşilova ilçesinde olmak üzere lavantanın öncüsü olan
Lisinia Doğa Yaşam Merkezi'ne ait Akçaköy'de 900 dekar, Burdur Gölü kenarındaki
doğal yaşam alanı etrafında ise 150 dekar lavanta bahçesi bulunuyor. Bu
bahçeler içinde Akçaköy'deki Lavanta Deresi, 400 dekarlık büyüklüğü ve uçsuz
bucaksız görünümüyle Avrupa ile Türkiye'nin bütünlük olarak en büyük bahçesini
oluşturuyor. Burdur toplamında ise 2 bin 500 dekar lavanta bahçesi bulunuyor.
LAVANTA ÜRÜNTÜLERİ DE SATIN ALINIYOR
Isparta'nın Keçiborlu ilçesinde ise yaklaşık 2 bin 500 dekar
lavanta bahçesi bulunuyor. En büyüğü 10- 12 dekar olan lavanta bahçeleri,
Lisinia gibi Burdur Gölü'nün kuzey kısımlarında yer alıyor ve iki bölge
arasındaki uzaklıkta yaklaşık 40 kilometre alanı kaplıyor. Her iki ilde de
geçen yıllarda temmuz ayı başında çiçeklenmeye başlayan lavanta bahçeleri,
yerli turist başta olmak üzere her yıl binlerce ziyaretçi ağırlıyor. Lavanta
bahçelerinin sunduğu mor görselliği görmek için gelen gezginler, buralarda
üretilen lavantanın kolonyasından sabununa pek çok işlenmiş doğal ürünleri de
alabiliyor.
'3 HAFTA ÖNCE AÇTI'
Küresel ısınmanın etkilerinin de hızla hissedilmeye
başlandığı Göller Bölgesi'nin iki ilinde bu yıl gül döneminde olduğu gibi
lavanta dönemi de erken başlıyor. Keçirborlu ve Lisinia Doğa Yaşam Merkezi
kenarındaki lavanta bahçeleri çiçeklenmeye başladı. Bu yıl küresel ısınmanın
etkilerini çok fazla hissettiklerini belirten Lisinia Doğa Yaşam Merkezi
kurucusu Öztürk Sarıca, meşhur 'Isparta gülü' olarak bilinen güllerin
zamanından yaklaşık 1 ay önce açtığını belirterek, "Lavantalar da
mevsiminden 3 hafta önce açtı. 2 hafta sonra Lavanta Deresi'ndeki
lavantalar tamamen açmış olacak. Dolayısıyla 2 hafta sonra lavanta
bahçelerini ve görselliği çok iyi görebileceğiz" dedi.
'BU YILKİ HEDEFİMİZ 200 BİNE YAKIN ZİYARETÇİ'
Lavantanın, su tüketmediği için özel bir ürün olduğunu
aktaran Öztürk Sarıca, şunları söyledi:
"Son yıllarda sulak alanların büyük kısmı kuruduğu için
özellikle susuz tarımla yapılan üretimler, yöresel anlamda ciddi su kazanımı
sağlayacak. Diğer taraftan lavantanın görselliği insanların görmesi açısından
çok önemli. Çünkü hem psikolojik hem de kokusuyla insanları tedavi edici
özellikleri var. Diğer taraftan lavantanın çok ciddi katma değer ürünleri var.
Yağını çıkarttığınız zaman birçok ürüne dönüştürebiliyorsunuz. Lavantanın
balını üretebiliyorsunuz ve en önemlisi de ekoturizme katkısı. Özellikle
Lavanta Deresi'nde biz 400 dekarlık alanda Türkiye ve Avrupa'nın en büyük
lavanta bahçesini oluşturduk. Orada uçsuz bucaksız lavanta bahçelerimiz var. Bu
yıl geçen yıla göre 3 hafta önceden lavantalarımız açmaya başladı.
Önümüzdeki haftadan itibaren lavantanın ekoturizmine başlıyoruz. İnsanların
görmesi ve rehabilite olması için ciddi bir güzellik. Geçen yıl toplamda
Lisinia Proje Alanı'na 100 bine yakın ziyaretçi aldık. Bunun 50-60 bini lavanta
dönemine rastlayan sürede geldi. Bu yılki hedefimiz 200 bine yakın ziyaretçi.
Bunun 100- 120 bini lavanta için gelecek olanlar." DHA