İşte bir “ babalar günü
“ daha mutlu etti babaları. Ama benim bahsettiğim babalar, baba gibi babalar,
çocuğuyla her anlamda ilgilenen babalar.
Baba dediğin; bebeğinin
bezini de değiştirmeli, mamasını da hazırlayıp yedirmeli, banyosunu da
yaptırmalı. Geceleri gerekirse uykusuz kalıp, bebeğini uyutmalı, ağlıyorsa
avutmalı. Oyun arkadaşı olmalı.
Baba dediğin, bebeğinin
ilk emeklemesini, ilk yürümesini, ilk sözcüklerini kaçırmamalı. Artık çocuklar
korktuklarında, yalnız hissettiklerinde, kötü bir rüya görüp uyandıklarında
sadece “ anne! “ diye ağlamamalı. Babasını da çağırmalı yardıma! Babanın
varlığı güven vermeli çocuğa.
Babalar artık eşleriyle
hayatı her anlamda paylaşıyor. Yemek de yapıyorlar, temizlik de, bebek de
bakıyorlar, kariyer de yapıyorlar! Tıpkı çalışan anneler gibi. Tabii gerçek
anlamda iyi babalardan söz ediyorum. Babalar artık, geleneksel olarak hiç bir
işe bulaşmayan baba, olmaktan uzaklaştılar. Onlar da tıpkı anneler gibi,
çocuklarının vazgeçilmezi oldular.
Hayatı paylaşmanın,
mutluluğu yakalamanın, çocukları huzurlu bir aile içinde, iyi insanlar olarak
yetiştirmenin, başka bir yolu yok çünkü.
İşte ben böyle ideal
babaların gününü, en içten duygularımla kutluyorum. Rahmetli babamı, sevgi,
saygı ve özlemle anıyorum. Canım oğlumu, Bilgehan’ımı, örnek ve sevgi dolu bir
baba ve iyi bir evlat olduğu için çok seviyorum. Ona ve onun gibi babalara,
nice güzel babalar günü yaşayın diyorum. Bütün çocukların da, torunum Deniz
Kaan gibi, iyi, tatlı ve sevecen bir babaya sahip olmalarını diliyorum. Bütün
babaların “ Babalar Günü” kutlu olsun!