23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı geliyor. Büyük Önder Atatürk’ün ülkenin geleceği olan çocuklarımıza armağan ettiği bu bayram, aslında dünya genelinde bir ilktir! Çocuklar o günlerden bu günlere nasıl geldiler ve çocuk yoksulluğu için ne yapıldı? Dünya çapında kabul gören çocuk hakları yeterince korundu mu?
Keşke bütün çocuklarımıza eşit ve güzel bir yaşam standardı verebilseydik! Araştırmalar bunu başaramadığımızı söylüyor!
“Derin Yoksulluk Ağı“ nın yaptığı araştırmalara göre; ülkemizde çocuk olmak gerçekten zor! Anne karnından başlayan yoksulluk, çocukların hayatını daha doğmadan etkilemeye başlıyor.
Çocukların karşılaştığı temel problemler arasında: Beslenme yetersizliği, sağlık sorunları, eğitime erişim güçlükleri ve sosyal dışlanma gibi sorunlar sayılıyor! Yetersiz beslenme; çocuklarda bodurluk oranını arttırırken, çocukların fiziksel, bilişsel ve zeka gelişimini de olumsuz etkiliyerek, yaşam boyu sürecek sorunların da temelini atıyor.
“Derin Yoksulluk Ağı”; yeterli beslenemeyen annelerin süt üretemediğini, bebeklerini beslemek için mama alacak para bulamadığını ve şekerli suyla bebek beslemek zorunda kaldıklarını söylüyor!
Yoksul ailelerin sağlık hizmetlerine erişiminde de güçlükler yaşadığını, bunun da çocukların yaşam kalitesini olumsuz yönde etkilediğini belirtiyor! Kılık kıyafetlerinden veya genel durumlarından dolayı iyi muamele görmeyen anneler, çocuklarının hastalığına dair yeterli bilgiye ulaşamıyorlar, tedavi ve ilaç masraflarını da karşılayamıyorlar!
Yoksul mahallelerde hijyen ve temizlik koşulları ciddi bir sorun olmaya devam ediyor! Tuvalet ve banyo gibi temel ihtiyaçlar karşılanamıyor!
Daha kötüsü; yoksulluk çocukların oyun oynama ve hayal kurma hakkını da ellerinden alıyor! Oyuncak alacak imkanı olmayan aileler, çöplerden topladıkları kırık oyuncaklarla, çocuklarını mutlu etmeye çalışıyor! Ancak çocuklar özgüvenleri kaybolmuş, hayal kurma yetenekleri kısıtlanmış bireyler olmaktan kurtulamıyorlar!
BELEDİYELERİMİZE ÖNERİMDİR:
Ülkemizde yoksul çocukların durumu konusunda yazmaya devam edeceğim. Ama, çocuk bayramı öncesi belediyelerimize naçizane önerilerim olacak; çocuklarımızı mutlu etmek için şehrin çeşitli yerlerine bağış kutuları koyun lütfen. Sadece çocuklar için olan bu kutulara, çocuk bezleri, çocuk giysileri, oyuncaklar, çocuk mamaları, resimli kitaplar, boyama kitapları, yapbozlar, kırtasiye malzemeleri koyalım. Bunu sürdürelim. Hem belediyelerimizin sınırlı bütçeleri zorlanmasın, hem de belediyeler eliyle çocuklarımızı mutlu etme fırsatımız olsun! Ne dersiniz?