Büyük Önder Atatürk, 100 yıl önce 29 Ekim’de, düşman çizmesinden kurtardığı ülkemizde “cumhuriyeti” ilan etti. Dağılmış, çökmüş bir imparatorluktan, “ Muasır Medeniyet” hedefini baz alan Cumhuriyet’in, kazandırdığı pek çok değer oldu ülkemizde. Padişah kulluğundan yurttaşlığa giden yolda, bağımsızlık, demokrasi ve bilimin yol göstericiliğinde;

 Kadın_ erkek eşitliği,

 Yaşama hakkı

 Sağlık hakkı

 Eğitim hakkı

 Kadınlara seçme ve seçilme hakkı

 Düşünce, toplantı ve gösteri özgürlüğü

 Din ve vicdan özgürlüğü

 Özel hayatın gizliliği

 Dilekçe hakkı

 Konut dokunulmazlığı

 Basın özgürlüğü

Hakları gibi temel insan hakları yurttaşlara verilmiş, tam bağımsız, özgür ve insan odaklı bir cumhuriyet rejimi kurulmuştu.

Yüzyılda temelleri atılan Cumhuriyet’imizin ve haklarımızın, 21. Yüzyılda ne kadarını koruduğumuz, tartışmalı da olsa, yine de bu gün içinde bulunduğumuz kanlı Orta Doğu Coğrafyasında ülkemiz, uygar yasaları ile farklılığını göstermektedir.

Cumhuriyet’in kazanımlarını kaybetmeden, bağımsız ve uygar bir ülke olarak, bilimin yol göstericiliğinde ilerlemek amacını, gerçekleştirmek zorundayız! Atatürk’ün ilke ve devrimlerinden asla ödün vermeden yola devam etmek, Cumhuriyet’in 100. Yılında boynumuzun borcudur! Atatürk’ümüzün ve şehitlerimizin bize kutsal emaneti olan bu vatanı, nice yüzyıllarda ve her şeye rağmen yaşatacağız. Dosta düşmana duyururuz!