En nihayetinde kölelik ve zorbalık sonucu insanın kendine
yabancılaşması ataerkil toplumlara özgü bir durum.
Tüm yaratılış, oluş, yeniden doğuş, inşaa mitlerinin
başrollerinde KADINlar vardır. Yokoluş, bitiş, yıkım mitlerinin başrollerinde
ise erkeklerin olması bir tesadüf müdür?
Yoksa kadın üretken ve doğurgan olduğu için aslında doğayı
içsel bir güçle anlıyor olabilir mi?
Bir Kızılderili atasözü şöyle söyler: Doğum yapan her şey
dişidir.
Kadının kainatın dengesini özünden kaynaklı bilendir. Erkekler
bunu anlamaya başladıkları anda, işte o zaman, dünya daha iyi bir dünya olarak
değişmeye başlayacaktır.
Ataerkil ve anaerkil sözcükleri de aslında erkek egemen
dünyada bilinçli olarak yan yana kullanılır. Erk; egemen olmak, güçlü ya
da baskın olmak anlamlarında kullanıldığında erkek egemen (erkekerk/ataerkil) ve kadın egemen (kadinerk/anaerkil) gibi güç dengesine dayalı bir
kavram zinciri doğar ki, kadınlar zaten güç dengesinin değil adalet dengesinin
var olması için savaşırlar. Bundandır ki, adında erk kelimesi yer almaz.
Toplumlarda bçylesine bir güç dengesinin inşaası en temelinde
savaşları da doğuran faktör değil midir?
Tarihte anaerkil toplum düzeni yaşanmış mıdır bunun üzerine
bir netlik yok. Ancak bu kelimeler yapısı itibariyle bir sınıfın diğer sınıfı
hegemonyasına alıp sömürmesi anlamına geldiği için sanki anaerkilliğin yaşanmış
olması pek de mümkün gibi görünmüyor. Çünkü kadın, annelik güdüsüyle sömürme alt yapısını kendinde barındırmaz. Yine
bu güdüyle korumacı ve savunmacı olduğunu görürüz. Daha da önemlisi kadınlar
anaerkil toplum yapısı gerçekleşsin gibi bir çaba içerisinde de değildirler. Buna
karşın erkeklerin kendi aralarında dahi bir güç yarışı içerisinde oldukları
malum. Sürekli bir sınır belirleme, sahip olma, yönetme girişimleri bu durumu
açıklamaya yeter.
Şimdi bir kesim; doğadaki tüm canlılar böyledir. Dişi en
güçlü erkekle birleşir. Erkek seçilmek için güç gösterisinde bulunur diyecektir.
Biz de hemen cevap verelim:
· “güç
gösterisi” hayvanlar aleminde sadece gösteriş
için yapılır.
· Hiçbir
hayvan gücünü eşinin üzerinde uygulamaz.
· Hiçbir
dişi hayvan eşine “lütfen beni öldürme” demez.
Özetle
kendi kararlarını alabilen, şiddet ve tecavüze maruz kalmayan, cinsiyetçi
ayrımların olmadığı, insan olarak eşit, adil ve sakin bir dünya inşa etmek için
biz kadınlar seviyemizi düşürüp şiddete, tacize, tecavüze baş vurmayacağız.
Erkek cinsiyetine insan olmayı öğretene kadar haklı mücadelemize devam
edeceğiz. Bunu yaparken akıldan, bilimden, insanlıktan vaz geçmeyeceğiz.
Kadın güçtür.
Kadın güçlenirse dünya yaşanılır olur.
Soru ve görüşleriniz için @ailekarnesi (youtube, facebook, instagram)