Antalya’nın
sınır komşusu Burdur’un da aralarında olduğu 14 şeker fabrikasının satışının
gündeme gelmesine Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık ve
Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Antalya Şube Başkanı Vural Şahin tepki
gösterdi. Balık, millileşme söylemleri ile her gün ahkam kesen iktidarın milli
serveti kalem kalem elden çıkardığını iddia ederken, Vural Şahin, şeker
fabrikalarının sermayeye peşkeş çekildiğini kaydetti.
AKP Hükümeti’nin Türkiye Şeker
Fabrikaları'nı (Türkşeker), Özelleştirme Yüksek Kurulu (ÖYK) adı altında
hazırlık çalışmalarını tamamlayarak 14 fabrikamızın özelleştirilmesi için ihale
sürecini başlatmıştı. Söz konusu karar Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe
girdi. İhaleler Nisan ayında.
Afyon, Erzurum, Alpullu, Ilgın, Bor,
Kastamonu, Burdur, Kırşehir, Çorum, Muş, Elbistan, Turhal, Erzincan,
Yozgat’taki şeker fabrikaları satışına ilişkin karar kamuoyunun tepkisine neden
oldu. Konuya ilişkin Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık
ve Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Antalya Şube Başkanı Vural Şahin sessiz
kalmadı.
BALIK:
TALAN EDİLDİ
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel
Başkanı Mehmet Balık, ülkenin ve Cumhuriyetin birikimleri ve kurumlarının AKP
iktidarı döneminde özelleştirme adı altında yağmalandığını ve talan edildiğini
söyledi. Balık, şöyle konuştu: “Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında yer alan
ilana göre; Bor, Çorum, Kırşehir ve Yozgat fabrikalarının ihalesi için 3
Nisan’a, Erzincan, Erzurum, Ilgın, Kastamonu ve Turhal fabrikaları için 11
Nisan’a, Afyon, Alpullu, Burdur, Elbistan ve Muş fabrikaları için 18 Nisan’a
kadar teklif verilerek özelleştirilmesi kararlaştırıldı. Türkiye
Cumhuriyeti’nin sanayisi, ticareti, ulaşımı, limanları, petrolleri, kentleri,
turizmi, tersaneleri ve bankaları; yani nesi var nesi yoksa hepsi, AKP iktidarı
tarafından çeşitli yasal düzenlemelerle, yerli ve yabancı sermayeye yok
pahasına satışa çıkarılarak peşkeş çekilmişti. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı
tarafından (ÖİB) on dört şeker fabrikasının pazara çıkarılması aslında yeni
değildir. Bugün yaşadığımız özelleştirme furyası, uzun süredir Varlık Fonu adı
altında hayata geçirilmişti. Siyasal iktidar, OHAL’in sağladığı fırsatlardan
faydalanarak hazırlanan 696 sayılı KHK ile Şeker Kurumu ve Alkol Piyasasını
kapatmıştı. İktidarın uzun süredir
planladığı şeker fabrikalarını satma düşüncesi gerçekleşirse Cumhuriyet’in
sanayileşme hamlesine ilişkin kuruluşları da yok edilecektir.”
GELECEK
KUŞAKLARI KÖLELEŞTİRECEK
“Cumhuriyetin zenginliğini oluşturan kamu
kurum ve kuruluşlarının ranta açılması olarak değerlendirdiğimiz on dört şeker
fabrikasının özelleştirilmesi aynı zamanda ülkenin geleceğini ve gelecek
kuşaklarını da servetsiz bırakacak, rehin alarak köleleştirecektir. Ülkemizin zenginliğini oluşturan Şeker
Fabrikalarının, kimlere pazarlanacağı konusu kadar önemli olan soru şudur:
Satıştan elde edilecek maddi kaynak ne yapılacaktır? Bu bağlamda, siyasal
iktidarın 2019 seçimlerine ve olası erken seçime yönelik siyasi amaçlarını
gerçekleştirmek için kaynak yaratma arayışında olduğunu belirterek altını
çiziyoruz. Özelleştirmeler, ülkemizi globalleşme, neoliberalizm gibi
tanımlamalarla vahşi kapitalizmin ekonomik, siyasi, sosyal sömürü düzenine
teslim etmiştir. Millileşme söylemleri ile her gün ahkam kesen iktidar, Milli
Servetimizi kalem kalem elden çıkaracak özelleştirme politikalarıyla bu
söyleminin düzmece olduğunu kanıtlamaktadır. Birleşik Kamu İş Konfederasyonu
olarak şeker fabrikalarının özelleştirme düzenlemesinin geri çekilmesini
istiyoruz.”
YENİLEME
GEREKLİ
Şahin, “Bir kez daha uyarıyoruz, kamuya ait
şeker fabrikalarının yeniden yapılandırılmaları konusunda gerekli yenileme
çalışmaları yapılarak rekabet gücü arttırılmalıyken, fabrikaları sermayeye
peşkeş çekmek doğru değildir” dedi. Kamuya ait şeker fabrikalarının
özelleştirilmesinden vazgeçilmesi gerektiğine dikkat çeken Şahin, “Pancarın
yetiştirilmesinden şeker üretim ve pazarlanmasına kadar tüm süreçte
üreticilerin söz ve karar sahibi olacakları örgütlenmeler egemen olmalıdır”
diye konuştu.
ZMO Başkanı Şahin, “Bilinmelidir ki bu
fabrikaların özelleştirilmesi, insan sağlığına ilişkin zararları bilinen NBŞ
sektöründe sağlıklı denetim yapılamamasına bağlı olarak, bu grubun üretimi kısa
sürede artacak ve pancar şekeri üretimi azalacak, çok sayıda çiftçimiz ve tarım
alanlarımız üretim süreçlerinin dışında kalacaktır” dedi. Senem KÖR