Antalya, Türkiye'nin en çok göç alan kenti.

Sadece iç göç değil, yurt dışından da bavulunu kapan Antalya'nın yolunu tutuyor.

Özellikle Rusların Antalya'ya ilgisi büyük.

Konyaaltı ve Lara'da sayıları her geçen gün artıyor Rus yerleşimcilerin.

Konyaaltı Belediyesi sınırlarında bulunan Altınkum, Gürsu ve Liman mahallerinde çok sayıda Rus vatandaş yaşıyor.

Ruslar çoğaldıkça onlara yönelik düzenlemeler yapılıyor.

Örnek mi ?

Konyaaltı Belediyesi Halkla İlişkiler Ofisi'nde Rus bir danışman bulunduruyor.

Belediye Rusların işini kolaylaştırmak için özel bir telefon hattı bile oluşturmuş.

Çeviriyorsunuz telefonu, Rusça şartı dinliyorsunuz.

Gürsu Mahallesi'nde Ruslar aynı bölgede oturuyor.

Yakında belediye meclisinde temsil edilmek isteyecekler, bunun için hazırlık yaptıkları biliniyor.

Lara bölgesinde Rus okulları var.

Öğrencilerinin sayısı her geçen gün katlanıyor.

Rus sayısının artmasında bizim damatların da payı büyük.

Rus kızları, yöntemi bulmuş, evleniyorlar Türk erkekleri ile hem Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı oluyorlar, hem de bir iki çocuk doğurup yerleşmeci sayısına katkı sağlıyorlar.

Yabancılara mülk satışının kolaylaştırılması Antalya'nın yurt dışından göç almasını artırdığı gibi, Ruslar ticari işletmeler de kurmaya başladılar.

Konyaaltı'nda seracılık yapan da, emlakçılık yapan da, inşaat işine soyunan da var.

Turistik işletmeciler Rusları daha çok tercih ediyor, çünkü hem ucuza çalışıyorlar, hem sorunsuz çalışıyorlar, hem de yeni vatandaşlarının Antalyalı olmasına destek sağladıkları gibi, daha çok tatilcinin Antalya'yı tercih etmesine neden oluyorlar.

Son yıllarda Ruslar sadece konut almakla kalmıyor, arazi de almaya başladılar.

Yani Antalya giderek yabancılaşıyor, Antalya'nın kaynakları yabancıların eline hızla geçiyor.

Yabancı akımı yanında Antalya'yı rantçılar da kuşatmış durumda.

Antalya'nın paha biçilmez alanlarında büyük sermaye guruplarının gözü olduğu biliniyordu.

Rantçıların Antalya üzerindeki planlarına kentin dinamikleri izin vermeyince, devreye dar gelirlileri ev sahibi yapmak olan TOKİ girdi.

Yasayla yetki zengini olan TOKİ, başta 100.Yıl Spor Kompleksi olmak üzere Antalya'nın rantı en yüksek alanlarının Antalya'dan koparılmasında başrolü oynaya soyundu.

Önce de yazmaya çalıştığımız gibi sadece 100.Yıl'da değil, eski Tekel Deposu'nda, eski SSK Hastanesi'nde, Dokuma ve MKE Pil Fabrikası'nda ve ilk kazmayı vurmayı planlandığı Endüstri Meslek Lisesi ile Antalya'yı iktidar yandaşlarına hediye etmenin hazırlıklarını sürdürüyor TOKİ.

Artık rantçıların Antalya'yı ele geçirme konusunda engel tanımayacakları TOKİ'nin Antalya'ya el atmasıyla net bir biçimde ortaya çıktı.

Milli Eğitim Bakanlığı'nın yönetmeliğinde yapılan değişiklikle Antalya'daki okullar yapılaşmaya, daha doğrusu ticari alanlara dönüştürülmesinin önü açıldı.

Okulların arazilerini 49 yıllığına yandaş bir şirkete kiralayacaklar, torpilli şirket başka bir alanda yeni okul binası yapacak, üstüne konduğu okulun eski alanında ise her türlü inşaatı kondurabilecek.

Okulların ranta teslim edilmesinin provası AKP'li Büyükşehir Belediyesi yönetiminde yapılmış, okulların trafik karmaşası öne sürülerek kent dışına çıkarılması gerektiği öne sürülerek, yıkılan okulların yerine yenileri Kepez bölgesinde, Yeşilbayır'da TOKİ aracılığıyla yaptırılmıştı.

Bahane belli, "Okul binaları eskidi, depreme dayanıklı değiller, okulları yenilerken, 2. derecede deprem bölgesinde olan Antalya'da okul binalarını depreme dayanıklı olarak yapacağız"

Kulağa hoş gelen, vatandaşın tepkisini çekmeyen bir söylem.

Ama ardında yıkılan okulların yerine nelerin yapılacağını bir düşünün.

Diyelim ki Konyaaltı Caddesi üzerindeki Endüstri Meslek Lisesi binası eskidi, ihtiyaca da cevap veremiyor, yenilenmesi de şart.

Pekala okulun yenisi neden aynı alanda yapılmıyor da, sözde 'eşdeğer' bir alanda inşa edilecek ?

Kentsel Dönüşüm denilen, aslında rantsal dönüşümün ta kendisi olan uygulama ile yakında kamu binaları, evlerimiz, yeşil alanlarımız, parklar, sosyal donatı alanlarına göz dikerlerse hiç şaşırmayın..

Antalya kuşatıldı, hem de dört bir yandan..