Antalya'nın stadyum sorunu iyi bir politik malzeme oldu.
"Spora siyaset karıştırılmasın" diyen, stadyum üzerinden ağdalı siyaset yapmaktan çekinmiyorlar, Antalyaspor üzerinden siyasi rant elde etmek için de desteksiz atışa devam ediyorlar.
Hedef öncelikle sivil toplum kuruluşları.
Antalya'nın kanaat önderleri ile yerel basın da nasibini alıyor stadyum üzerinden yapılan saldırılara.
Neymiş efendim 100.Yıl Spor Kompleksi'nde yapılması planlanan stadyuma karşı çıkmak Antalya'ya ve Antalyaspor'a ihanet etmekmiş..
Stadyum üzerinden siyaset yapanlar, sadece cefakar Antalyaspor taraftarlarını, sporseverleri değil, Antalyaspor'un 'Şifo' lakaplı teknik direktörü Mehmet Özdilek'i, Antalyasporlu futbolcuları ile "Stadyuma karşı çıkıyorlar" diye sivil toplum kuruluşlarının ve 100.Yıl'da stadyum ve spor salonuna değil de, buradaki ticari alana ve rezidanslara karşı olanları hedef gösterdiler..
Hızlarını alamadılar, öğrencileri bile 100.Yıl Projesi'ni sıcak bakmayanlara karşı kışkırttılar..
Antalya, kısa adı STK olan sivil toplum kuruluşları açısından şanslı bir kent..
Kimi çevreler STK'lara "İstemezükçüler" diyerek sürekli eleştiriler getirse de, kamuoyunun önünde itibarsızlaştırmaya, yıpratmaya çalışa da sivil toplum kuruluşları, Antalya'nın değeri, Antalya'nın kaynaklarına rant uğruna yapılan saldırılara karşı en önemli güvence.
Son günlerde stadyum konusu yeniden alevlendi..
Yerel seçim yaklaşırken, 33 bin kişilik stadyumun ihalesinin yapılacağı çeşitli kaynaklardan duyuruluyor, duyuluyor da, ihale tarihlerinde bile çelişkiler var..
Stadyumun nereye yapılacağı konusunda AKP Antalya milletvekilleri farklı görüşler öne sürerken, "tweetçiler" arasında bulunan Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, ihale için önce 6 Aralık, sonra da 13 Aralık açıklamasında bulundu..
Önümüzdeki günlerde yeni bir tarih açıklarsa da şaşırmamak lazım..
Benim asıl vurgulamak istediğim nokta, bir sivil toplum kuruluşu olan Konyaaltı Sanayici ve İşadamları Derneği(KONYSİAD)'ın Başkanı İlhami Kaplan'ın stadyum üzerinden sivil toplum kuruluşlarına yönelik ağır eleştirileri..
Bazı sivil toplum kuruluşlarının stadyumun 100. Yıl Spor Kompleksi'nde yapılmasına olumsuz yaklaşmalarını siyasi olarak yorumladığını belirten İlhami Kaplan, bir yerel gazeteye verdiği röportajda şöyle diyor : :
"Bazıları var ki Antalya'nın omurgalarına sülük gibi yapıştı, bunlar tam kan emici. Stadı oraya mı buraya mı yapalım diye tartışanlar yakında stadı Konyaaltı'na yapalım. Denizin üstüne dört tane direk çakalım, alttan su aksın, üstünde maç yapılsın diyecekler!!! Artık yeter. Yaptırmayız diyenler silkelensin kendine gelsin"
Pekala Kaplan, kimleri işaret ediyor sülükler ve kan emiciler derken :
Aklıma gelen sivil toplum kuruluşları şunlar, unuttuklarım varsa da af ola :
İnşaat Mühendisleri Odası, Makine Mühendisleri Odası, Elektrik Mühendisleri Odası, Şehir Plancıları Odası, Harita Mühendisleri Odası, Eczacı Odası, Mimarlar Odası, Tabip Odası, Veteriner Hekimler Odası, Jeoloji Mühendisleri Odası, Peyzaj Mimarları Odası, Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu, Antalya Barosu, Ziraat Mühendisleri Odası, Diş Hekimleri Odası, Jeofizik Mühendisleri Odası, Çevre Mühendisleri Odası, Atatürkçü Düşünce Derneği, Eğitim-İş; Eğitim-Sen, CHP, DSP, İşçi Partisi, Alevi Dernekleri Antalya Şubesi, Cumhuriyet Kadınları Derneği, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, DİSK ve Türk-İş Temsilcilikleri..
İlhami Kaplan'ı yakından tanırım ve severim.
Futbol hakemliğinde en üst kademe olan FİFA hakemliğine yükselmesinde katkımın olduğunu da inkar edemez.
Son zamanlarda uzun kalmaya çaba gösterse bile zaman zaman görüşür, çeşitli konulurda fikir alış verişinde bulunuruz.
İlhami Kaplan'ın stadyum konusundaki hassasiyetini bir spor adamı olarak çok iyi anlıyorum.
Anlıyorum da, kendisi de bir sivil toplum kuruluşunun başkanı olduğu halde sivil toplum kuruluşlarına 100.Yıl'da rant dayatması ile yapımı düşünülen stadyuma olumsuz baktılar diye sivil toplum kuruluşlarına, "sülükler, kan emiciler" gibi son derece yakışıksız sözler etmesini de kendisine yakıştıramadım.
Benim tanıdığım İlhami Kaplan, centilmen, ne konuşacağını ölçüp biçen, asla dolduruşa gelmeyen, iyice analiz etmeden herhangi bir konuda görüş ortaya koymayan bir yapıya sahip.
Dilinin sürçtüğüne inanmak istiyorum..
Dileğim ve beklentim odur ki, bir düzeltme yapar..
Şunu da vurgulamakta yarar görüyorum :
İlhami Kaplan'ın 'sülükler, kan emeciler" dediği 100.Yıl'da büyük alış veriş merkezi ve rezidans karşılığı stadyum yapılmasına olumsuz yaklaşan sivil toplum kuruluşları arasında daha önce başkanlığını yaptığı Antalya Ticaret Borsası'da var..
Sonuç olarak talihsiz bir açıklama yaptı İlhami Kaplan..
Sivil toplum kuruluşları bu konuya nasıl bir yaklaşım gösterir bilinmez..
Kaplan, siyaseti çok iyi bilen, kıvrak zekadır, birilerine stadyum üzerinden mesaj verdiğini düşünenlerdenim..
Bu mesaj yerel seçimlerle ilgili mi bunu da önümüzdeki günlerde göreceğiz..