Yıllardır Antalya’nın kültürel ve tarihi mirasına ev sahipliği yapan Antalya Müzesi’nin yıkılarak yenileneceği ve 2026 yılı içerisinde yeni bir bina ile hizmete açılacağı duyurulmuştu. 1972 yılından itibaren kent tarihini ve kültürünü yansıtan müzenin eski binasının yıkılmaması ve kısmen korunması için Antalya Kültürel Miras Derneği (ANKA), Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’na yıkımın iptali ve binanın kısmen korunması için başvuru yapmıştı. Son olarak  Uluslararası bir kuruluş olan Docomomo’nun Türkiye temsilciliği de binanın korunması gerektiğini belirtti. Bunun yanı sıra Akdeniz Serbest Mimarlar Derneği de alanın tescillenmesi için başvuruda bulundu. Bunun yanı sıra kent kamuoyundan müzenin yıkılmasına tepkiler büyürken, kurulun alacağı karar merakla bekleniyor.

Antalya Arkeoloji Müzesi'nin Yıkım Talebine Tepkiler Büyüyor 3

Mimarlardan 'Kültür Varlığı Olsun' Talebi

Akdeniz Serbest Mimarlar Derneği, Antalya Müzesi yıkımının durdurulması ve kültür varlığı olarak tescillenmesi için başvuruda bulundu. Derneğin Antalya Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü’ne verdiği talep yazısında, “Son dönemde kamuoyuna yansıyan bilgilere göre, Antalya Müzesi binasının depreme dayanıklılığı gerekçesiyle yıkılarak yeniden yapılması planlanmaktadır. AkdenizSMD olarak bu süreci, Akdeniz modern mimarlık tarihi açısından telafisi güç bir kayıp olarak değerlendiriyoruz. Bu nedenle yapının yıkımının durdurulması ve kültür varlığı olarak tescillenmesi yönündeki başvurumuzu sunuyoruz. 964’te düzenlenen ulusal yarışma sonucunda mimarlar Doğan Tekeli, Sami Sisa ve Metin Hepgüler tarafından tasarlanan Antalya Müzesi, Türkiye'de yarışma yoluyla elde edilen ilk arkeoloji müzesi binası olarak mimarlık tarihimizde özgün bir yere sahiptir. Yatay kurgusu, avlular etrafında gelişen açık, yarı açık ve kapalı mekanları ile yapının Akdeniz coğrafyasına özgü iklimsel ve mekânsal yaklaşımları başarıyla yorumladığı görülmektedir. Topografyayla kurduğu ilişki, doğal ışık ve rüzgarla sağlanan geçirgenlik, modern Akdeniz mimarlığının önemli özelliklerini taşır. Müze, yalnızca sergileme işlevi değil, açık hava galerisi, çocuk etkinlik alanı, kütüphane ve toplantı salonları gibi kamusal işlevlerle Antalya’nın kültürel yaşamında merkezi bir rol oynamıştır.

1972 yılında ziyarete açılan yapı, yarışma projesine büyük ölçüde sadık kalınarak inşa edilmiş ve daha sonra yapılan niteliksiz ekler ile bilinçsiz müdahalelere rağmen kısmen özgünlüğünü korumuştur. Niteliksiz eklerin temizlenmesi ve statik güçlendirme uygulamalarıyla hem mimari değeri korunabilir hem de çağdaş müzecilik ihtiyaçlarına uyumlu hale getirilebilir. Bu çerçevede, Antalya Müzesi yapısının yıkılması yerine korunarak yaşatılması, hem Akdeniz modern mimarlık mirasına hem de sürdürülebilir kültür politikalarına katkı sağlayacaktır. Tescil talebimizin değerlendirilmesini saygıyla arz ederiz” denildi.

Antalya Arkeoloji Müzesi'nin Yıkım Talebine Tepkiler Büyüyor 2

"Antalya Müzesi Modern Mimarlık Mirası Olarak Korunmalıdır"

Docomomo Türkiye tarafından yapılan açıklamada, Antalya Arkeoloji Müzesi, 1964 yılında düzenlenen yarışmada birinciliği kazanan Doğan Tekeli, Sami Sisa ve Metin Hepgüler tarafından tasarlanmış ve Türkiye'de yarışmayla elde edilen ilk müze yapısı olmuştur. Parçalı kütle kurgusu, modüler planlaması, iç ve dış mekânlar arasındaki geçirgenlik ve yalın tasarım diliyle, 20. yüzyıl ortası mimarlık anlayışının dikkate değer bir ürünü olan yapı, modern mimarlığın yerel bağlamla bütünleşme çabasını örneklemektedir. Antalya Müzesi'nin tarihsel ve kentsel bağlamı içinde şekillenen mimari, toplumsal, kültürel ve estetik değerleri, yapıyı Türkiye modern mimarlık mirasının önemli bir örneği olarak öne çıkarmaktadır. Yapının değerleriyle yaşatılması için, güncel yönetmeliklere uygun şekilde güçlendirilmesi ve özgün mimari özellikleri esas alınarak restorasyonu mümkündür. docomomo_türkiye Çalışma Grubu olarak, mimari miras değeri ile kent ve müzecilik tarihi ile ilişkilenen sosyo-kültürel özellikleriyle öne çıkan Antalya Müzesi'nin tescillenerek yasal koruma altına alınması; böylece yıkımı engellenerek hak ettiği biçimde özgün kimliğiyle korunabilmesi ve işlevini sürdürebilmesi gerektiği görüşündeyiz.

Dokuma ve Pil Fabrikaları Örnek Verildi

Antalya Müzesi’nin başarılı mimari tasarımı yanında teşhir ve tanzime elverişli sergi alanları bulunduğu, 1988 yılında Avrupa Konseyi Özel Ödülü’nü kazandığı da belirtildi. Fiziki özellikleri yanı sıra Antalya Arkeoloji Müzesi’nin şehrin ortak hafızası olduğu yıllardır Antalyalıların ve ziyaretçilerin anılarında yer etmiş binanın yıkılmasının, kent kimliğine zarar vereceği ifade edildi. Antalya Müzesi’nin kent için vazgeçilmez bir hafıza mekânı olduğunun altı çizildi. ANKA dilekçesinde, Antalya Kültür Varlıkları Koruma Bölge Kurulu’nun Dokuma Fabrikası ve Pil Fabrikası binaları için kısmi koruma kararı alarak Türkiye’ye örnek olduğu hatırlattı. Aynı durumun Antalya Müzesi için de uygulanabileceği belirtilmişti. ANKA, orijinal projesi dışında yapılan eklentiler kaldırılıp statik açıdan güçlendirilerek kullanılabilecek durumda olan Antalya Müzesi için yıkımın durdurulması ve kısmi koruma kararı alınması talebi AKVBK’nin aylık toplantısında görüşülmek üzere sunulduğu biliniyor. Yapılan yıkım itirazında, “Antalya Arkeoloji Müzesi binası yıkımını durdurması ve müzenin özellikleri ve önemi nedeniyle de ilgili yasa, yönetmelik ve ilke kararları çerçevesinde kültür varlığı olarak korunması için gereğini arz ve talep ederiz” denilmişti.

Antalya'da C*nsel Saldırıda Bulunan Büyücülere Baskın: 3 Şüpheli Tutuklandı Antalya'da C*nsel Saldırıda Bulunan Büyücülere Baskın: 3 Şüpheli Tutuklandı

ANKA'nın Müze Talebi Görüşülecek ANKA'nın Müze Talebi Görüşülecek

Muhabir: Arda Kır