29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nın 89. yıldönümü kutlamalarında unutulması olanaksız şeyler yaşandı.
'İlklerin kenti' olarak bilinen Antalya, bir ilki başararak, 28 Ekim günü Cumhuriyet Caddesi'nde barikatları aşıp, Cumhuriyetin Meydanı'na girerek "En Büyük Bayram" kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e saygı, bağlılık ve minnet duygularını anlatan çelenklerini sundu.
Barikatları aşan ilk olan unvanını alan Antalya, ertesi gün, yani 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının da bir anlamda simgesi oldu.
Başkent Ankara ile birlikte Türkiye'nin pek çok yerinde halk, AKP hükümetinin milli bayramları kısıtlayan yönetmeliğini çöpe atarak büyük bayramı coşku ile, müthiş katılımla, omuz omuza kutladı.
İlklerin kenti Antalya, 29 Ekim günü bir ilke daha gerçekleştirdi.
Konyaaltı Varyant girişinden başlayan fener alayına 150 bine yakın Antalyalı katıldı..
Şurası bir gerçek ki, Antalya, Antalya olalı böyle bir manzara yaşanmadı.
Her yaştan Antalyalı önceden sözleşmişçesine fener alayına koştu, Cumhuriyete sonsuza kadar sahip çıkacağını adeta dünyaya haykırdı.
Elbette gurur verici olaylar bunlar..
Türkiye Cumhuriyeti'nin 89. yıldönümü, Antalyalıların şanlı Türk bayrağı ile katıldığı, marşlar ve sloganlarla şenliğe dönüştürdüğü fener alayı ve Edip Akbayram konseriyle taçlandırıldı.
Çorbada tuzu olan herkese, bu muhteşem tabloları yaratan Antalyalılara yürekten teşekkürler..
Her şey güzel de, AKP'nin takındığı tutumu anlamak mümkün değil..
Başbakan ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarına katılanları 'terörist' ilan ederken, Antalya'daki temsilcisi AKP İl Başkanı Mustafa Köse'de aynı düşünceleri savundu.
AKP'li Köse, 28 Ekim'de barikatları aşarak alana girenleri, "Ergenekon destekçisi ve darbe heveslisi" olarak yorumlamaktan çekinmedi.
Köse, 29 Ekim kutlamalarına ve AKP'nin Antalya'daki durumunu bir hayli sarsacağa benzeyen fener alayına katılanlar için de aynı benzetmelerinde bulundu.
AKP'li Köse, hızını alamadı, Antalyalıların 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında sadece Türk bayrakları değil, siyasi parti bayrakları ve Lenin posterleri taşıdıklarını iddia etti..
Elbette Köse, bu iddiasını kanıtlamak durumunda.
Tersi olursa Başbakan Erdoğan'ın sıkça kullandığı gibi kendisini "müfteri" ilan edecek haklı olarak Antalyalı Cumhuriyetçiler..
Sizi bilmem ama sırf eleştirmek, kamuoyuna yanlış mesaj vermek adına böyle bir iddiada bulunmasını talihsizlik olarak görüyorum.
Diyor ki AKP İl Başkanı Mustafa Köse, "Cumhuriyet sahipsiz değildir, hiçbir siyasi partinin de tekelinde değildir"
Amacı CHP'yi eleştirmek ama bir gerçeği de itiraf ediyor Köse, çünkü iktidar partisi AKP, her konuda olduğu gibi milli bayramların kutlanmasına da kısaltama getirmeyi, halktan uzaklaştırıp, kendi tekiline almayı, dar çerçeveler içinde kutlamayı amaçlıyor.
Şu soruya hep yanıt aramışımdır:
"AKP Cumhuriyet'ten, Atatürk'ten, milli bayramlardan neden korkar ?, ileriyi demokrasiyi savunup ta neden dini esaslara bağlı bir rejimi ülkeye getirmek ister ?"
Oysa AKP, bugün ders kitaplarından adını silecek kadar nefret duyduğu Mustafa Kemal Atatürk'ün bu ülkeye emanet ettiği ve dünyanın en güzel yönetim biçimi olan Cumhuriyet sayesinde, demokratik rejim sayesinde iktidar oldu, 10 senedir de demokrasinin nimetlerinden yararlanıyor.
Antalya'da daha uzun yıllar konuşulacak, nesilden nesile anlatılacak olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı etkinlikleri arasında bulunan fener alayına katılımın yüzbinleri aştığı biliniyor..
Değişik rakamlar ortaya atılıyor, katılım o kadar büyük ve Cumhuriyet düşmanlarına-karşıtlarına karşı öyle ürkütücü ki, her fırsatta CHP'ye ve CHP'li belediyelere saldıran AKP medyası bile Büyükşehir ve Muratpaşa Belediyelerince düzenlenen fener alaylarını eleştiremiyor, tersine övgüler yazıyor..
Antalya'daki bu muhteşem olay AKP'yi ve İl Başkanı Mustafa Köse'yi nedense çok mutsuz etti, hatta kızdırdı..
Nitekim, 150 bin kişi olarak söylenen katılımın 15-20 bin kişi olduğunu iddia ediyor AKP'li Köse..
Yani kendince Antalya'nın aydınlık insanlarını küçümsüyor.
Siyasetin belli kuralları var ama bazen de gerçekleri göremeyecek, yaşananlara kulak tıkayacak kadar tutucu olmamalıyız diye düşünüyorum..
Gerçek şu ki Antalya halkı, yerel seçimler öncesinde AKP'nin keyfini fena halde kaçırdı..
Bu birlik ve beraberlik tablosu Antalya'ya çok ama çok yakıştı..