14 Şubat 'Sevgililer Günü ' olduğu için, bu günü ve tabii sevgiyi, sevgiliyi şairlerden dinlemek gerek. Çünkü en iyi onlar anlatır aşka dair herşeyi…
Mesela büyük şair Nazım Hikmet diyor ki;
' Sevmek,
sevdiğin kişiyle
birlikte olmak değildir
unutma!
Çünkü aşk;
Onunla yaşamak değil,
onu yaşamaktır aslında…'
' Peki ama nasıl? “ derseniz, şöyle anlatmış onu da dizelerinde;
' Sen ciğerlerimdeki nefes,
gözlerimdeki ışık,
kalbimdeki çarpıntı…'
Şair Atilla Ilhan’ da şöyle anlatıyor sevgiliye duyduğu aşkı;
' Ben aşk nedir bilmem, Eski kafalıyım.
Bir seni bilirim…Bir de adın geçince
sıkışan kalbimi.'
Cemal Süreya ise, bütün aşıklar gibi geleceğe dair planlar yapıyor bu dizelerinde ;
' Evleniriz belki bir gün…
Çocuklarımız olur;
Bana benzer şair olur,
Sana benzer şiir olur…”
Bazen de sevgiliye sitem eder dizelerinde;
' Kaç gece unutulmaya çalışıldın,
kaç sabah tekrar hatırlandın
haberin yok. '
Aşkını söyleyemeyen utangaç aşıklar için de şair Özdemir Asaf diyor ki;
' Ben utangaç bir
kalbi taşırım
geceden.
Ben sana aşık
olduğumu, ölsem
söyleyemem…'
Ama Özdemir Asaf’ın aşk tanımı, bize platonik ve hüzün verici bir aşkı da anlatır;
' Aşk; görmekten çok özlemeyi sever,
dokunmaktan çok düşlemeyi…
Ve aşk öyle haindir ki;
nerde imkansız varsa gider onu sever. '
' Bazen ona bir şeyler yazarsın,
yazar silersin, yazar silersin…
O hiçbirini okumamış olur;
ama sen hepsini söylemiş olursun.'
Diyor Murathan Mungan’ da…
Aşk, sevgili ve buna dair hislerimiz konusunda istisnasız hepimizin söyleyeceği sözler vardır, yaşadıklarımızın ışığında… Belki şairler kadar güzel ifade edemeyiz aşkı bir çoğumuz. Fakat öyle ya da böyle yaşarız. Çoğu kez mutlu aşk yoktur ama, yine de sevgisiz olamayız. Zor bir dünyada, nefes almak gibidir sevmek, hayatı güzelleştirir, umudu yeşertir.
Sevgililer gününüz kutlu olsun. Sevmekten asla vazgeçmeyin.