Ziraat
Mühendisleri Odası (ZMO) Antalya Şubesi Başkanı Vural Şahin, küresel ısınma ile
birlikte Antalya’da en çok Korkuteli-Elmalı hattının olumsuz etkilendiğini
belirterek sordu: “Bugün geç kalındı, yarın ne yapacağız?”
ZMO Antalya
Şubesi Başkanı Vural Şahin, küresel ısınmanın tüm dünyayı etkileyen ve etkisini
de her geçen gün artıran bir olgu olduğunu ve yine beklenen yağışların
gelmemesinin özellikle açık alanlarda hububatta sıkıntıyı büyüttüğüne dikkat
çekti. Başkan Şahin, “Bu dönem yaşadığımız kuraklık, örtü altı sebzeciliğinin
tam bitiş zamanına denk geldi, orada çok büyük bir rekolte kaybı olmaz; ancak
Korkuteli-Elmalı hattı başta olmak üzere kuraklıktan dolayı Antalya tarımı
büyük yara alacak” ifadesini kullandı.
ÇİFTÇİNİN DESTEKLENMESİ ŞART
ZMO Antalya Şubesi Başkanı şöyle konuştu:
“Bugün kısa vadede yaşayacağımız sorunları bir
nebze aşabilsek bile kuraklık tehlikesi ileriki yıllarda daha fazla zarar
verecek. Bireysel olarak su tüketimi
konusunda, üreticilerin tasarruflu davranması ve kapalı devre sulama sistemine
geçilmesi gerekiyor. Bu yapılırken çiftçinin de muhakkak desteklenmesi gerekir.
Beklenen taban fiyatlarının açıklanmamasından dolayı çiftçiye dönüm başı belli
rakamlarda destekler sağlanabilir. Bunu yapacak olan da devlettir. Bugünün
kuraklığını konuşuyoruz ama bir sonraki kuraklıkta çok daha ağır darbe alacağız
kuraklıktan dolayı.”
KORKUTELİ’NDE DURUM CİDDİ!
Başkan Şahin acil önlem alınması gerektiği ve verimli bir modelin inşasının hayati önemde olduğu tespitini yaparak şu ifadeleri kullandı:
“Önlemlerin acilen alınması
gerekiyor. Suyun kontrol altına alınması, vahşi sulamadan vazgeçilmesi, yağmur
sularının depolanması gerekiyor. Küresel ısınmaya karşı dünya genelinde nasıl
önlemler alınıyor, buna ilişkin araştırmalar yapılmalı. Küresel ısınma ve
kuraklık tüm dünyayı etkiliyor. Örnek olarak Korkuteli göç alan bir yer.
Korkuteli yazın Bodrum'dan sonra en çok göç alan ilçe. Nüfus artışından dolayı
oradan zaten su sıkıntısı yaşanıyor.
Orada suyun
tasarruflu kullanılacağı bir modelin geliştirilmesi gerekiyor. Oradaki tarım
alanlarının susuz kalması demek mahsulün oluşmaması, rekoltenin düşmesi ve
çiftçinin zarar etmesine neden olacak. Bu zarara istinaden çiftçinin nefes
alabileceği şekillerde desteklenmesi gerekiyor. Eğer biz bugünü kurtaramazsak,
yarın dünü kurtaramayacağız! Çiftçilerin eğitilmesi, bilinçlendirilmesi çok
önemli.”
‘ANTALYA’NIN DEĞİL TÜRKİYE’NİN SORUNU!’
“Bakanlık
nezdinde, yerel yönetimlerde çiftçilerin bilinçlenmesi için etkin programlar
başlatılması gerekiyor. Bilinçsiz çiftçi ile su tasarrufu sağlanamaz, böyle
giderse de yakın gelecekte çok büyük sorunlar yaşayacağız. Bugün geç kalındı,
yarın ne yapacağız? Bunu düşünmeliyiz. İç bölgelerde yağmur yeteri kadar
yağmadı, ne oldu? Nohut, tütün, buğday gibi ürünlerin çimlenmesi ve
verimliliğinde handikap oluştu.
Bu kapsamda
önlem alınmazsa ülke gıda ithalatına gider, tarım ürünlerinde daha fazla dışa
bağımlı olur. İthalatın önünün kesilmesi ve çiftçinin desteklenmesi için
eğitimin ve planlı bir tarım anlayışının oluşması, ortak masa oluşturularak
ortak dille, ortak akılla kuraklıkla mücadele edilmesi gerekiyor. Bu sorun
yalnızca Antalya'nın değil, Türkiye'nin sorunu!”
Özgür Cem Boynueğri