“Güç zehirlenmesi” dedikleri şey; ölçüsüz güç sahibi olanların, ölçüyü kaçırdıklarını, ölçülü olma gereğini duymadıklarını anlatır bize…
“Ölçüsüz bir gücün, ölçülü kalması kolay iş değildir.” Diyen Michel de Montaigne haklıdır aslında. Bunun en çarpıcı örneklerini bugün dünyamızda, yönetimlerde ve siyasetçilerde sıkça görüyoruz! Artık nezaketli ve diplomatik bir dil kullanma gereğini bile duymuyorlar!
Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski’ nin, Beyaz Sarayda Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump tarafından ölçüsüz ve kaba bir dille televizyonlar önünde azarlanması “ Güç zehirlenmesi” nin ne korkunç boyutlara gelebildiğini göstermesi açısından önemlidir!
Hiç kimseye ölçüsüz bir güç verilmemesi gerektiği konusunda acı tecrübeler yaşamış bir dünyada, hala sınırsız güç isteyen hırslı ve kötü yöneticilere fırsat verilmesi, ancak insanlık için aymazlık ve yeni felaketlere kapı açmaktır. Çünkü; yaşanan dünya savaşları, gücü eline geçiren, ölçüsüz ve pervasız aptallarla başlamıştır!
“Gücü eline geçiren bir aptal, çok tehlikeli biridir.” Diyen Denis Fonvizin tam da bu noktaya vurgu yapmıştır!
Güç isteyenler ve bu gücü ölçüsüzce kullanma lüksüne kavuşanlar, o gücü asla bırakmak istemezler. Gücü kaybetme korkusu yüzünden yapamayacakları kötülük, yapamayacakları ölçüsüzlük yoktur! Her zaman çizmeyi aşarlar, yasa, kural tanımazlar! Kabalıktan, can yakmaktan ve tehditler savurmaktan çekinmezler! Gücü elde tutmak için, her yolu mübah görürler! Zalimlikleri, çok sayıda mazlum yaratır!
Ama insanoğlu gariptir; Mazlumken, zalime çok kolay dönüşür! Sadece zamanını bekler! Hiç değişmeyen kısır bir döngüdür bu! Diz çöktürülen mazlum, zalime karşı ayağa kalktığında, bir daha diz çökmemek için, zalimden bile daha zalim olur! Gücü kötüye kullanmak, ölçüsüzce kullanmak, sadece kötülüğü çoğaltır! Herkese zarar verir.
Charlie Chaplin bu konuda şöyle demiş:
“Amacınız zarar vermekse, güce ihtiyacınız vardır. Diğer her şey için sadece sevgi yeterlidir. “ Ne kadar doğru, öyle değil mi?