Yeni gelen ve gelecek olan vergiler herkes gibi beni de kızdırdı tabii. Uçandan kaçandan vergi almak isteyen sayın hükümetimiz, belli ki zor durumda! Ama çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınmasının gerektiğini biri onlara hatırlatmalı! Bir de özellikle her ürüne eklenen dolaylı vergi yükünün, sıradan tüketiciyi ve az gelirliyi ne hale soktuğunu da bir güzel anlatmalı! Bilmiyorlar mı sanki, bal gibi biliyorlar diyeceksiniz ama, zenginlerimize de kıyamıyorlar tabii! Bizim maaşları artırmak yerine, vergiyi bize yıkıp, kendi maaşlarını arttırdıklarına göre; durum vahim olmalı! Öyleyse yeni vergiler konusunda naçizane önerilerimi sunmak isterim! Üstelik bu vergi önerileri yüzyıllar öncesinde uygulanmış! Araştırdım, bu gün de bizde uygulanabilir dedim! Gelişmiş ülkelerle aynı yüzyılda ve aynı kulvarda olmadığımıza göre, bu vergiler, gayet uygun gibi geldi bana! (şaka bir yana), Kesin devletin kasası dolar! İşte tarihte uygulanmış vergi önerilerim:                                             

-Tuğla vergisi:

“İngiltere’nin bir zamanlar uyguladığı “Tuğla vergisi” inşaat sahiplerinin kullandığı tuğla başına vergi ödemesini şart koşuyordu! İnşaatçılarda tuğla sayısını azaltmak için, daha büyük tuğlalar kullanmaya başladı. Hükümet de cevap olarak, büyük tuğlalara yüksek vergi koydu! Vergi 1850’ de yürürlükten kalktı. Bizde çok sayıda inşaat olduğundan, müteahhitlerden gelecek para, kesin olarak kasayı doldurur diyeceğim ama, vergiden kaçmak için tuğlasız inşaat yapmaya kalkarlar diye korkuyorum. Malum deprem ülkesiyiz. Kabak milletin başına patlamasın! Olur mu öyle şey demeyin; “arı olmadan, bal üreten” insanlarımız var! Demiri eksik inşaat yaptıkları gibi, tuğlasızını da yaparlar yani!

-Sakal vergisi

“ Rus Çarı Büyük Petro ( Nam ı diğer Deli Petro) aslında gayet akıllı bir adammış; 1705 yılında “ Sakalı vergiye bağlayarak” Rus erkeklerini traş olmaya yönlendirmiş! Petro böylelikle Rusların daha batılı göründüğünü düşünüyormuş! Bence bu “sakal vergisi” biz de kesin tutar! Hazinemiz parayla dolar! Artık sakalına kıyamayanlar düşünsün!

-Tuz vergisi:

Bir zamanlar Fransa’nın uyguladığı bu vergi, gerçi halkta büyük öfkeye yol açarak, 1789’ daki Fransız devrimine katkıda bulunmuş ama, bence iyi para getirir! “Tatsız tuzsuz yerim, fakat bu vergiyi ödemem” diyenler olabilir tabii ama, yine de “ tuz vergisi” iyi para getirecektir!

-Mum vergisi:

İngiltere 1789 yılında muma vergi getirdi. Devlet evde mum üretimini yasaklayarak, mum imalatını lisansa bağladı! Uygulamanın 1831’de sona ermesiyle, mumun popülaritesi hızla arttı. Elektriğe 1 Temmuz’dan itibaren yüklüce bir zam geleceğine göre, ödeyemeyen millet, haliyle muma yönelecektir! İşte fırsat bu fırsat deyip, “mum vergisi” konulursa, hazine dolar taşar, paraya para demez!

- Pencere vergisi:

Yine İngiltere tarafından uygulanan bir başka vergi de “ Pencere vergisiydi.” 1696’ da yürürlüğe giren vergi sonrasında, evlerde çok az pencere yapılmaya başlandı! İnsan sağlığını tehdit ettiği anlaşılan uygulamaya 1851’de son verildi.

İnşaatın çok olduğu ülkemizde evlerin pencere sayısı da epey fazla. “Pencere vergisiyle” kesin ihya olacak hazinemizin, vergi kaybını önlemek için, pencerelerin yerine duvar örülmesini de, aynı anda yasaklaması lazım bence. Hatta mümkünse balkonlarına pencere yapanlardan daha çok vergi alınabilir!

Bedava vergi önerilerim şimdilik bu kadar! Vatana millete hayırlı olsun!