'Linda çok hasta. Veterinere gidiyoruz.' Bu mesaj Pazar sabahı telefonuma düştü. Mesaj hayvansever eski bir dostumdandı. Linda çok sevdikleri kedilerinin adı. Evin adeta 3. çocuğu konumunda Linda.  Ev sahipleri için, güzeller güzeli Linda evrenin en tatlısı. Evdeki mutluluğun, bolluk bereketin kaynağı olduğuna inanılıyor. Ev halkı birkaç gün tatile gidecek olsa depresyona girip, mama yemiyormuş. Pazar günü de aniden hastalanınca, ev halkı panik olmuş, soluğu veterinerde almışlar.

Hayvan sevgisi böyle bir şey. Ben Linda'yı düşünürken, sevimli bir köpeğin fotoğrafının altında "Antalya Büyük Adalet Mitingi 2 Haziran." yazan bir afişin yer aldığı ikinci bir mesaj başka bir dostumdan geldi. Dostum afişin altına "Ülkemde, kadın, çocuk, hayvan, ağaç olmak zor. Gerçi şu an insan olmak ve insan kalmak da zor. Yasalara güvenmek istiyor toplum. Güvende değiliz. Umutsuz ve mutsuzuz." yazmış. Ne diyeceğimi bilemedim. Doğru söze ne denir? Kim iddia edebilir kadınların, çocukların, hayvanların, ağaçların güvende olduğunu.

Toplumumuzda bu konularda vurdumduymaz insanlar olduğu gibi duyarlı insanlarımız da var. Yeri geldiğinde tepkileri ortaya koyan, toplumu uyarmaya çalışan. 2 Haziran'da Antalya'da düzenlenen Büyük Adalet Mitingi de böyle duyarlı insanlarımızın düzenledikleri mitinglerden biriydi. Pek çok şehirde de eş zamanlı benzer mitingler düzenlendi. Mitinglerde, sokak hayvanlarına yönelik meclisteki yasa tasarısına tepkiler dile getirildi. Tasarının geri çekilmesi istendi.

'Hayvanları yaşatın, doğaya karşı görevinizi yapın', 'Hayvana saygı, hayata saygı', Aklınızdan bile geçirmeyin”, Beceriksizliğinizi bizi uyutarak örtmeye kalkmayın', 'Katliama Hayır', Toplayamazsın, hapsedemezsin, öldüremezsin', 'İnsanlığını unutma, sokaktaki canları uyutma' gibi sloganların atıldığı, pankartların taşındığı Antalya mitinginde,' Bugün burada kendi adına konuşamayan canlarımızın hakkını savunmak, onlara adalet istemek için toplandık.' denildi.

Mevcut Hayvanları Kanunu ve TBMM Hayvan Hakları Araştırma Komisyonu'nun 2000 yılı Raporunun dikkate alınması istendi. Belediyelerin görevlerini layıkıyla yapabilmeleri için teşvik edilmeleri çağrısı yapıldı. Belediyelere Hayvan Refahı Fonu adı altında maddi destek sağlanması talep edildi. Kırsalda köpek nüfusunun kontrolsüzce artmasına neden olanların bilinçlendirilmelerinin sağlanması önerildi. Merdiven altı üretim yapanlar ile internet üzerinden cins hayvan satanların durdurulması istendi. Sahiplendikleri hayvanı terk edenlerin cezalandırılması istendi. Kısırlaştırıp yaşatmak konusunda devlete destek olunacağı vurgulandı.

Görüleceği üzere mitingi düzenleyen dikkat çekici önerilerde bulunuyorlar. Öte yandan Hayvanları Koruma Kanununda değişikliğe hazırlanan iktidarın hayvanseverlerden gelen tepkileri de dikkate alarak bir çalışma başlattığı görülüyor. Milletvekillerinin değerlendirilmesine sunulacak çalışma için ilgili Bakanlıkların uzmanlarının bir taslak düzenleme hazırlamak amacıyla bir araya geldikleri anlaşılıyor. Hem hayvanları koruyacak hem de insan sağlığını tehdit edecek durumları ortadan kaldıracak bir düzenleme bu çalışmalarda ortaya çıkarılabilecek mi bekleyip göreceğiz.