Türkiye Cumhuriyeti’nde çeyrek asra yakındır karar alan bir iktidar var. Bu iktidar sistemini çok iyi bir şekilde ülkeye yaydı. Öyle bir yaydı ki memurlar başta olmak üzere herkes işini yaparken üst yetkiliden talimat bekliyor. Sorumluluğu olan işi yapmak için daha büyük bir sorumludan, sorumluluk almasını ve kendisine talimat vermesini bekliyor. Hani devlet kurumlarında çok fazla zaman kaybediliyor ya sebebi bu.
Geçtiğimiz gün YSK’nın yayınladığı belediye başkan adayları ve meclis üyeleri adaylarının listesini almak için Bölge Adliye’ye gittim. Muratpaşa, Kepez, Döşemealtı ve Aksu’yu hızlı şekilde aldım ve orada çalışan memurların davranışlarını da gayet beğendim. Konyaaltı’nı sorduğumda ise bana Nazım Hikmet Fuar ve Kongre Merkezi’nde olduğunu söylediler. Nazım Hikmet’e gittiğimde ise oradaki yetkili Konyaaltı Belediyesi’ne listelerin asıldığını belirterek benden dilekçe yazıp imzalamamı ve hakime teslim edeceğini söyledi. Konyaaltı Belediyesi’nde bir yetkiliyi o an aradığımda ise böyle bir durumun olmadığını belirtti. Bende sert bir şekilde kamuya açık olan bir bilgi için dilekçe yazmayacağımı ve herhangi bir yere imza atmayacağımı söyledim. Listeler İlçe Seçim Kurulu’nun kapısına asılmalı. YSK listeleri askıya çıkarmak zorunda, halk bunu görmek zorunda.
Tüm adaylar sokakta kapı kapı geziyor, basın ekipleri veya yardımcıları basına bülten geçiyor haber yaptırıyor. Hepsi toplantılar düzenliyor. Adaylar zaten isimlerini duyurmak için birbirileriyle yarışırken, Kamuya açık olan bilgi için onay verilmesi mi gerekir? ‘Siz bunu yayınlamak zorundasınız. Kamuya açık olan bilgiyi saklıyorsunuz bunun haberini yapacağım’ dedim ve kapıya yöneldim. Kapıdan çıkarken arkamdan seslendiler ve listeleri verdiler. Öyle bir korku ikliminde yaşıyoruz ki memurlar kamuya açık olan bilgiyi dahi izinle vermeye yelteniyorlar. Memurun üzerindeki baskıyı kaldırın. Hem memur rahatlasın hem de vatandaş işini daha hızlı halletsin. Bu korku iklimi yüzünden sistem çok aksıyor. Konyaaltı İlçe Seçim Kurulu’nda çalışan memurların bir suçu olmadığını gerçek suçlunun da bu korku iklimini yaratanlar olduğunu biliyorum.