2011 yılında ülkelerini bırakarak akın akın Türkiye Cumhuriyeti’ne geldiler. Kapılar sonuna kadar açıldı. Kimi mülteci kimi sığınmacı kimi de göçmen dedi. Ben ise istilacı diyorum.
Suriyelisi ile başladılar Afganı eklendi Pakistanlısı derken, Afrikalısı da eklendi. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti toplama kampına döndü.
İstilacı deme nedenim ise tüm akademik yayınlarda, ülkelerin mülteci, göçmen, sığınmacı başvurularının bireysel olarak alması ama Türkiye’ye kitlesel ve kontrolsüz olarak gelmeleridir.
AKP’nin Türk halkının cebinden bu istilacılara harcadığı milyarlarca Lira’yı geçtim. Bu adamlar gelişememiş ve şeriat ile yönetilen ülkelerinden kaçıyor. Türkiye Cumhuriyeti’ne geliyor ve şeriat istiyor. Bu nasıl bir tutarsızlıktır, bu nasıl bir iki yüzlülüktür?
Bu ülkede söz hakkı bile bulunmaması gereken eğitimsiz istilacıların ne savunulacak bir görüşü ne de kendilerine ait fikirleri vardır.
2023’ün Temmuz ayında 515 Haşimi Çetesi’nin Antalya’da olduğunu yazmıştım. Kızılarık ve Kızıltoprak mahalleleri başta olmak üzere tramvay hattında bulunan Sinan ve Yenigöl duraklarının çevresindeki mahallelerde durum içler acısı. Bu konuda önlem alınmalı.
Türklerin adeta ikinci vatandaş haline geldiği ülkede ahkamı istilacılar kesiyor, para istilacılara akıyor, sağlık istilacılara hizmet veriyor, şeriatı istilacılar istiyor, Atatürk’e istilacılar dil uzatıyor, haftanın 6 günü ülke için Türkler çalışıyor, vergiyi Türkler veriyor, askere Türkler gidiyor.
Sabır bazı insanlarda diğerlerine göre fazladır. Sabrı yüksek olan insanın intikamı da büyük olur.
Mustafa Kemal Atatürk’ün mirası olan Cumhuriyet’e emin olun sahip çıkacağız. Cumhuriyet’e, laikliğe, Atatürk devrimlerine karşı olan güruhlar bilsinler ki karşılarında hiç beklemedikleri ve soluklarını kesecek bir direniş ateşiyle karşılaşacaklar.
Türkiye Cumhuriyeti, Suriyelilerin, Afganların, Pakistanlıların, Afrikalıların değildir.
TÜRKİYE TÜRKLERİNDİR
