Kepez
Belediyesi tarafından, Çocuk İstismarıyla Mücadele ve Çocuk Haklarını Koruma Derneği
(ÇocukÇa) işbirliği ile ‘ Çocuk Haklarını Koruma Öğreti’ semineri düzenlendi. Seminerde
konuşan Uzm. Klinik Psikolog Büşra Arslan, “Çocuklar çoğu zaman yaşadıkları
istismarı gizleme durumuna giriyor” dedi.
Kepez Belediyesi Sağlık Merkezi’nde
gerçekleştirilen seminere Uzman Klinik Psikolog Ali Şimşek ve Büşra Arslan
konuşmacı olarak katıldı. Kepez Belediyesi, Çocuk İstismarıyla Mücadele ve
Çocuk Haklarını Koruma Derneği (ÇocukÇa) işbirliğinde düzenlenen seminerde
Türkiye’de çocuk istismarı, istismarın kimlerden geldiği, ebeveynlerin
istismara karşı çocuklarını nasıl koruyabileceği, istimara maruz kalan
çocuklardaki davranış bozuklukları ve alınması gereken önlemler anlatıldı.
EBEVEYNLERE
DÜŞEN GÖREVLER
‘Çocuk Haklarını Koruma ve Öğreti’ seminerine
konuşmacı olarak katılan Uzm. Klinik Psikolog Büşra Arslan, cinsel istismara
karşı çocuk ve aileye düşen görevleri anlattı. Kepez Belediyesi’nden yapılan
açıklamaya göre, çocuğun vücut sahipliğinin kendisine verilmesi gerektiğini
belirten Psikolog Büşra Arslan, ebeveynlerin ‘Odaya gir amcanla otur, hadi bir
öp, hadi bir sev’ söylemlerinin yanlış bir davranış olduğunu dile getirdi.
Çocuklarla net bir şekilde konuşulması gerektiğine değinen Psikolog Arslan, “Çocuklar
7 yaşında iken soyut kavramlar anlamazlar. Ne demek istediğinizi bilmezler. Bu
nedenle çocuklarınızla her zaman net bir şekilde konuşmalısınız. Etkileşim için
çocuklarınızı zorlamayın. Israrla birilerine sarılıp öpmesini istemeyin. Çocuklarınızla
canlandırma yapın. Oyunlarla ve resimlerle yapılan anlatımlar hafızada daha
kalıcıdır. Söylemler unutulabilir. Bundan dolayı sürekli olarak hatırlatılırsa
çocuklarınızın zihninde anlatmak istedikleriniz yer eder” dedi.
“EN
BAŞTA ANNE VE BABADAN GELİYOR”
İstismarın en başta anne ve babadan
geldiğinin de altını çizen Uzm. Klinik Psikolog Büşra Arslan, “En çok
karşılaştığımız ise; çocuklar anne, baba, abla, abi, amca, çevre, müdür, öğretmenler
ve medya istismarına maruz kalıyorlar. “diye konuştu. İstismarın etkilerine
değinen Arslan, “İstismar çocuklar da korku, endişe, depresyon, kızgınlık, düşmanca
davranışlara neden olabiliyor. Cinsel istismarın çocuklar üzerindeki psikolojik
etkileri de oluyor. Cinsel istismar müdahale edilmediği zaman ilerleyen
yaşlarda madde kullanımına kadar gidebiliyor. İçe kapanıklık, saldırgan
davranışlar, tıkanırcasına yemek yeme davranışı görülebiliyor. İntihar
girişimleri ve travma görülebilen sebepler arasında sıralanabilir. Küçük yaşta
cinsel istismardan kaynaklanan travmaların etkileri ileriki yaşlara da yansır”
diye konuştu.
“İSTİSMAR
ÇOĞU ZAMAN GİZLENİYOR”
Akademisyen sendromu hakkında da bilgiler
aktaran Uzm. Klinik Psikolog Büşra Arslan, “İstismar sonucunda çocuklarda uyum
sendromu yaşanmaktadır. Çocuğun istismar durumu ile ilgili bazı ayrıntıları
çelişkili anlatması, ifade değişikliği gibi savunma mekanizmaları ve tepkilerine
akademisyen sendromu diyoruz. Çocuklar çoğu zaman yaşadıkları istismarı gizleme
durumuna giriyor. Bunun nedenleri arasında öncelikle ailenin kendisine inanmayacağı
düşüncesi geliyor. Çocuklar böyle bir durumda en çok büyüklerin vereceği
tepkiden korkarlar” dedi. Haber Merkezi