Eğitim sistemimizde çok fazla değişim oldu. Eğitimin kalitesi düştü! Bunlar üzerinde konuşup, çözüm üretmek ve kaliteyi yükseltmeye kafa yormak gerekirken, kız öğrenciler için ayrı okullar açma fikrinin ortaya atılması, sanki okula gitmeyen öğrenciler sadece kızlarmış gibi konuşulması, size de garip gelmiyor mu? Eğer kızlar daha fazla sayıda okula gönderilmiyorsa, bunun hangi istatistiki verilere dayandığını da insan merak ediyor haliyle!

Size eğitimin kalitesi ile ilgili bir fıkra anlatayım:

TERCÜME

“ İngilizce dersinde öğretmeni çocuğa sordu:

_ Oğlum, sana Türkçe bir cümle vereceğim, sen bunu İngilizceye çevireceksin…

_ Çevireceğin cümle;

_ Çocuk, koştu, koştu, denize düştü, boğuldu…

Öğrenci yanıt verdi:

_ The boy tıkıdık tıkıdık, culup, gulu gulu.”

Bu da bir başka fıkra:

SELAMI VAR!

“ Öğrencinin biri Mısır’da üniversite okuyormuş. Yazılılar bitikten sonra sömestir tatili olmuş. Arkadaşı Ali’ye, ben memleketime gidiyorum, sen bana notlarımı iletirsin:

_ Eğer bir zayıfım varsa Ali’nin selamı var, iki zayıfım varsa Muhammed’in selamı var, üç zayıfım var ise, Muhammet Emin’in selamı var dersin. Demiş.

Arkadaşı notlara baktıktan sonra evini aramış, babası çıkmış telefona.

_ Ali orada mı? Diye sormuş.

Babası:

_ Yok! Demiş.

O da notu bırakmış:

_ Ali geldiğinde söyleyin, ümmeti Muhammed’in selamı var!”

Gelelim kızlarımızın eğitimi konusuna:

Mesela kızların okula gönderilmeme sebebi “ karma eğitim “ diye anlatılıyorsa, bunu hangi verilere dayandırıyorlar diye sormayacak mıyız?

Sadece geçen öğretim yılında, kızıyla, erkeğiyle okulda olmayan 1 milyon 700 bin ilk ve orta öğretim öğrencisinin neden okula gelmediği araştırılmış mıdır? Bu nedenlerin içinde; yoksulluk yüzünden çalıştırılan çocuklar, erkenden evlendirilen çocuk gelinler konusunda, bakanlık ne tür bir çalışma yapmayı düşünüyor? Bu devamsız öğrencilerin kaçı kız, kaçı erkektir, biliyor muyuz?

Bütün bu sorular ve sorunlar orta yerde dururken, bazı ailelerin “karma eğitim” yüzünden kızlarını okula yollamadıklarını söylemek, soruna tek boyutlu bakmak değil midir?

Ayrıca Milli Eğitim Temel Kanunu’nda eğitimin karma olduğu yargısı varken, okulları, kız ve erkek okulları olarak ayırmak, Milli Eğitim’ in devasa sorunları varken, böylesi dar bir çerçeve çizmek ve tek sorun buymuş gibi davranmak, pek de gerçekçi gelmiyor kimseye.

Bu günlere “ karma eğitim” le geldik ve bunun kimseye bir zararı olmadı. Uygar toplumlarda kız ve erkek çocuklar daha okul çağlarındayken birbiriyle iletişim kurmayı ve arkadaş olmayı öğrenir. Onları birbirinden ayrı olarak eğitime almak, karşı cinsler arasında iletişim açısından, ilerde çok da sağlıklı sonuçlar vermez.

Bu konuda size güzel bir fıkra yazayım dedim:

ÖĞRENCİ YURDU

“ Üniversitede, dönemin ilk gününde rektör yeni gelenleri toplamış, üniversite kurallarını anlatırken, sıra yurt olayına gelmiş. Rektör demiş ki:

_ Kız yurtları erkek öğrenciler için yasak bölge. Erkek yurtları da kız öğrenciler için yasak! Yasak bölgede yakalanan kişiye ilk seferinde 200 milyon ceza kesilecek. İkinci yakalanışında 300 milyon, üçüncü yakalanışında da 500 milyon ceza kesilecek! Sorusu olan var mı?

Arka taraftan bir öğrenci:

_ Sezonluk bilet ne kadar? “