"Kendimi iyi hissetmiyorum. Bunalımdayım. Sıkılıyorum. İki yıldır sigarayı bırakmıştım. İçmiyordum. Tekrar içmeye başladım. Kendimi iyi hissetmiyorum. İçki de içiyor oldum sıkıldıkça. Bazen intiharı düşünüyor oldum. Anlayacağın depresyondayım"
Bu yazdıklarım Hataylı depremzede bir dostuma ait. Bayramda kendisine mesaj atmış nasıl olduğunu sormuştum. Bunları yazmış. Büyük depremin ilk aylarında gönderdiği bir mesajı "Sessizlik Olacakmış" başlıklı yazımda paylaşmıştım.
Hatay'daki depremde yakınlarını kaybeden bir başka dostumun bir mesajı da şöyle: " Kız kardeşim, eşini çocuklarını depremde kaybetti. Evi enkaz. Haziran ayında 3 bin küsur TL. elektrik faturası ödedi. Kullanılmayan ev için. Burada yıkım kararı verilen binalara ilk önce su ve elektrik sayaçlarını okumaları için memur gönderildi. Herkese fatura kestiler öyle yıkım kararı verdiler.". "İnanılır gibi değil" şeklinde bir yanıt vermiştim çok kötü durumda olduklarını yazan dostuma.
Kahramanmaraş merkezli büyük depremden bu yana 5 ay geçti. Geçen bu süreye rağmen başta Hatay, deprem bölgelerinde temel sorunlar çözülemedi. Gelen haberler kaygı verici, üzücü. Depremzedeler, yoksulluk ve ağır yaşam koşulları ile mücadele ediyorlar. Zor yaşam koşulları psikolojik sorunları tetikliyor. Barınma, temiz su ve gıdaya erişim hala büyük sorun. Yetersiz hijyen, salgın hastalık riskini artırıyor. Sıcak nedeniyle çadır kentlerde yaşam daha da zorlaştı. Böcek ve yılan vs. karşı alınan önlemler yeterli olmuyor. Sağlam evlerde kiralar ateş pahası. Yıkılan binaların atıkları da bir başka sorun. Asbesti sürekli solumaktan rahatsızlar. Bu konuda ciddi tedbir alınması beklentisi içindeler. Ağır ve orta hasar bina sahipleri de çaresizlik içinde beklemekte.
İnsanlar unutulmak kaygısı taşıyor. Depremlerin ilk günlerinde ülke içinden ve dışından bölgeye yardımlar yağmıştı. Zamanla bu yardımlar azaldı. Bölgeye gelen yardım ekipleri, STK ların çoğu geri döndü. Depremin ardından başlatılan "Türkiye Tek Yürek" kampanyasında toplanan bağış miktarının ve bunların kullanıldığı yerlerin araştırılması amacıyla CHP tarafından verilen bir araştırma önergesi de geçtiğimiz günlerde TBMM'de reddedildi.
Daha önce de yazdım. AKP iktidarı, hesap vermeyi sevmiyor. Hesap sorulmasını da sevmiyor. Bu nedenle araştırma önergeleri reddediliyor. Türkiye Tek Yürek" kampanyasına ilişkin önergenin reddedilmesi, AKP'nin geçmişteki bu tutumunu sürdüreceğini gösteriyor. AKP seçimlerden önce depremin yaralarının sarılmasına yönelik pek çok vaatte bulundu. Hesap sorulmasını sevmeyen AKP iktidarına bu vaatleri sürekli hatırlatılmalı. Deprem bölgelerindeki insanlarımız unutulmamalı. Kaderlerine terk edilmemeli…
