Doğumundan vefatına kadar 57 yıllık bir ömründe 3 farklı cephede savaşmış, Kurtuluş Savaşı’nı başlatmış, Cumhuriyet’i kurarak tebaa ve kul olan milleti saygın yurttaşlar haline getirmiş.
Şah, sultan, padişah, kral gibi unvanları kullanmamış, milletinin kendisine layık gördüğü Atatürk (Türk’ün atası) adını kullanmış. 10 yılda 386 sanayi kuruluşunu faaliyete geçirmiş ve Osmanlıdan kalan borçları ödemiş. Birinci dünya savaşının galip devletlerinin dayatmalarına direnip, Türkiye Cumhuriyeti sınırlarını kabul ettirip imzalatmış. Sonrasında Suriye, Irak sınırlarını kabul ettirmiş ve Hatay vilayetini topraklarımıza katmış.
Devlet adamlığı dünyaya örnek olmuş bu önderimiz 10. Kasım. 2022 itibariyle 141 yıldır yaşıyor. Eskilerin hafızalarında, hür olarak yaşayanların gönüllerinde yaşıyor. Aile büyüklerimden dinlemiştim.
Ata’nın vefatı duyulunca, insanlar sokaklara fırlamış ve şaşkınlıkla sağa sola koşup, ‘Bundan sonra halimiz ne olacak’ diyerek, taşlara oturup ağlaşmışlar. İşte o ağlaşan milletin çocukları, bütün hazımsızlara rağmen, onursuzca kul olmaya alışmış Cumhuriyet karşıtlarına rağmen Atalarını hiç ölmemiş gibi yaşatıyor.
Dünyada kaç liderin ölüm yıldönümü bu kadar müthiş törenlerle kutlanıyor. Her 10. Kasımda Anıtkabir, Dolmabahçe Sarayı ve kentlerimizin meydanları saygı duruşu törenleriyle dolup taşıyor. Dünya milletlerinin önemli devlet büyüklerine Atatürk’ten başka milletin atası denildiğini duyan var mı?.Ata İtalyan, İngiliz Ata, Ata Yunan, Fransız Ata gibi unvanları ben duymadım.
Bütün milletlerin yetiştirdiği önemli devlet adamları ve liderler vardır elbet. Ama Türk milletinin atası ölümsüzdür. Daha nice 10 Kasımları, yüzyıllar boyu milletimiz var oldukça, düşman çatlatırcasına saygıyla anacağız.
Hoşça kalın, Cumhuriyetle, Atatürk’le ebediyete kadar kalın.
.
