1950’li yıllardan beri ülkemizde siyaseti yol haritasını, umumi gidişatı, Türkiye'nin nereye doğu koşturulduğunu dikkatle izliyoruz.

Geçen yetmiş siyaset sürecinde ülkemizin yönetimi genel olarak sağ cenahın eliyle yönetildiğine tanık olmaktayız. Bu zaman zarfında köprünün altından çok sular akıp denize ulaştı. Zaman zaman sular kirlenerek denizi berbat etse de geminin yürümesi gerek.

Geçen zaman sürecinde iki askeri darbe, bir muhtıra, bir de yüksek menzilli sivil darbe oldu. Ama tüm bunlara rağmen Türkiye akas tokas yürüyüşünü sürdürüyor. Atatürk'ün ve silah arkadaşlarının kan akıtarak, can vererek nesillere bıraktığı coğrafyamızda ve misaki millide bu ulusal değerleri yönetmekle yükümlü Cumhuriyet hükümetlerimiz gerekenleri yapmışlar mıdır

tartışılır .Genel manada gördüğümüz gerçek şudur:

Eğer mesele vatan ve milletse gerisi teferrurattır diyoruz. Acaba günümüze kadar hangi siyasi düşünce gerçek manada, " önce vatan demiştir. Yukarıda da ifade etiğim gibi, Türkiye'nin geçen yetmiş yılında genel olarak ipler sağ cenahın elinde kaldığına göre sola fazla yüklenemiyorum. Ben tamamen siyaset dışı, yani tarafsız bir ülke vatandaşıyım. Tüm siyasi düşüncelere eşit mesafede, siyaset üstü bir kimliğe sahibim. Son yirmi yılda ülkemizde zuhur eden yahut zuhur ettirilen hadiseler dikkate alındığında oturup detaylı bir hesap kitap yapmak gerekir. Bilumum siyaset adamlarımız, teknoğratlarımız, yani bu ülkenin kaderine imza atmakla yükümlü ve sorumlu beyefendiler acaba sorumluluklarını ne derece yerine getiriyorlar.

Her türlü felaketin ardından işte yine yeni bir seçim atmosferinin çalkantılı gemisinde yeniden bir yolculuk başlamıştır. Binlerce siyasetçi yüksek paralar harcayarak meclise girmek için hummalı bir yarış içindeler. Diyorum ki sevgili beyefendiler, Acaba bu ülkeye hizmet etmek için mutlaka milletvekili olmak şart midir, başkaca alanlarda ve başka masalarda liyakata dayalı hizmetler sunmak yasak mıdır, Buyurun yüz binlerce para vermenize gerek yok gelin hep beraber çalışıp bu ülkenin her boyuttaki meselelerine sahip çıkalım.

Naçizane ben 30 yıl kamu hizmetini müteakip, 29 yıldan bu yana da değişik STK da ve gönüllülük esasına dayalı olarak; ülkemizin çevre meseleleri başta olmak üzere, her alanda ver yansın çalışıyorum ekiplerimle. hedefiniz memlekete hizmet ise alternatif çok, hedefiniz farklıysa bu başka bir şey, tartışılır. Projeleriniz nedir, ? Bize anlatırsanız seviniriz.