“Bir insan
hakları ihlali olan kadına yönelik şiddetin ve ev içi şiddeti önlemenin,
mağduru korumanın yol haritası olan İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz”
diyen Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Antalya Şube Başkanı Fulya Sarvan, “Kadına
yönelik şiddetin ve aile içi şiddetin toplumsal ve kültürel nedenlerle artış
eğilimini koruduğu bir dönemde gerici bir takım toplumsal kesimlerin baskısı ve
Cumhurbaşkanlığı kararıyla İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılmasının kadına yönelik
şiddetle mücadelede çok önemli bir geri adım oluşturduğuna inanıyoruz” dedi.
“ŞİDDETİ CESARETLENDİRDİ”
Başkan Sarvan
şöyle devam etti: “Kadına yönelik şiddete karşı çok kapsamlı ve bütüncül devlet
politikaları öngören bu sözleşmeye dört elle sahip çıkmak yerine devletin en
üst yönetim kademesinden sözleşmenin itibarını sarsan söylemlerin yüksek sesle
dile getirilmesinin şiddete eğilimli kesimlere örtük biçimde şiddet
davranışlarının belli koşullarda hoş görülebileceği mesajı vererek bir anlamda
bu şiddeti cesaretlendirdi ve cezaların caydırıcılığını azalttı. Ayrıca en
önemlisi şiddete karşı mücadele ile görevlendirilmiş kamu çalışanlarının
meseleye verdiği önemi ve mücadele motivasyonunu düşürdüğünü, kadına yönelik
şiddetin kadın cinsi üzerinde bir baskı ve korku aracı olarak korkunç bir yükselişe
geçtiğini gözlemliyoruz. Sözleşmeden çıkılma söylemi başladığından bu yana
neredeyse her gün basına yansıyan korkunç kadın cinayetleri İstanbul Sözleşmesi’nden
çıkma kararının iptalinin ne denli önemli olduğunu gözler önüne sermektedir.
Ülkemizde hukukun üstünlüğünü gözeten yargıçlarımızın sağduyusuna güvenmek
istiyoruz.”
“İPTAL KARARINI BEKLİYORUZ”
“İstanbul
Sözleşmesi, 24 Kasım 2011 tarih ve 6251 sayılı Kanunla TBMM tarafından
onaylanmış bir uluslararası sözleşmedir” diyen Başkan Sarvan, “Anayasa 90’ıncı maddesi
gereği kanunla kabul edilen sözleşme Cumhurbaşkanı kararıyla, tek imzayla
feshedilemez. Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği olarak, kadın kuruluşlarınca
açılan dava dilekçelerinde ve Danıştay savcılarının karşı oylarında da
belirtilen gerekçelerle hukuken “yok” hükmünde olduğu görülen, Cumhurbaşkanı’nca
verilmiş olan fesih kararının, Danıştay tarafından iptal edilmesini bekliyoruz”
ifadesini kullandı.
HABER: FADİME YİĞİT