“Kesik Minare Antalya'nın hafızasından silinemez' demek, öncelikle mekan hafızasına ve şehre ihanettir. Bu ihanete ortak olanlar bilmelidir ki, mekanları da toplum belleğini de var eden tarihtir”

Antalya Müftüsü Osman Artan’a ait bu ifadeler..

Müftü Bey, Antalya’nın dinamiklerinin tarihi Kesik Minare’ye külah takılmasına karşı çıkan Antalya’nın dinamiklerine öyle kızmış ki, almış eline kalemi siyasetçileri bile gölgede bırakan zehir zemberek ifadelerle, vermiş veriştirmiş..

En çok da Antalya Büyükşehir Belediyesi, Muratpaşa Belediye Meclisi Kaleiçi Komisyonu, Muratpaşa Belediye Meclisi Kültür Komisyonu, Antalya Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu, TMMOB Antalya İl Koordinasyon Kurulu, Antalya Kent Konseyi, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası, Antalya Organize Sanayi Bölgesi, Batı Akdeniz Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu, Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği, Antalya İş Kadınları Derneği, Antalya Girişimci İş Kadınları Derneği, Yörük Sanayici ve İş İnsanları Derneği, Antalya Serbest Bölge İşadamları Derneği, Antalya İş İnsanları Derneği , Çağdaş Gazeteciler Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği, Kalekapısı Esnafı Güçlendirme ve Kalkındırma Derneği’nden oluşan Kaleiçi Ortak Platformu’na yüklenmiş, malum çevrelere de hedef göstermiş..

Biz Antalya Müftüsü Osman Artan’ın iyi bir hatip, aydın bir din adamı olduğunu biliyorduk..

Müftü Bey’in siyasete bu kadar yatkın olduğunu bu yazılı açıklamasındaki zehir zemberek sözlerinden öğrenmiş olduk.. 

Kesim Minare tartışması uzun süredir Antalya gündemini oluşturuyor..

Bu süre içinde sesi soluğu çıkmayan Müftü Bey’in Kaleiçi Ortam Platformu’nun çok ses getiren açıklamasından sonra kağıda kaleme sarılmasının da manidar olduğunu söylemek gerekli..

Müftü Artan’ın ‘İhanet, ortak ihanet’ gibi kişilik yapısıyla örtüşmeyen ifadeleri kullanmış olması da doğal olarak açıklama yapması için bazı kaynaklar tarafından yönlendirildiği izlenimini yaratıyor..

Müftü Bey, tarih boyunca ibadethane olarak kullanılan ve 123 yıldır kaderine terk edilen Şehzade Korkut Camisi'nin(Caminin adını restorasyon başlayınca öğrendik) içler acısı durumundan kurtarılarak asıl hüviyetine kavuşturulacak olmasından da büyük bir onur ve mutluluk duyduğunu belirterek, şunları söylüyor :

"123 yıl önce çıkan yangından sonra yüzlerce yıldır bu muhteşem eserin ayağa kaldırılmasında emeği olan herkese teşekkür ediyoruz ancak özellikle ifade ediyoruz ki 'Kesik Minare Antalya'nın hafızasından silinemez' demek, öncelikle mekan hafızasına ve şehre ihanettir. Bu ihanete ortak olanlar bilmelidir ki, mekanları da toplum belleğini de var eden tarihtir. Kentin bu ilk ve en eski camisine en fazla son bir asırdır halkımız 'Kesik Minare' diyor. Türk milleti olarak bin yıldır yaşadığımız bu topraklardaki varlığımızı yüz yıla indirgemek nasıl bir akıl tutulmasıdır? Geçmişi sekiz asra dayanan bir tarihi eserin gerçek adını türlü hezeyanlarla Antalya'nın hafızasından silmeyi teklif etmek nasıl bir cürettir?"

Müftü Bey, öyle kızgın ki, sözlerinin nereye kadar gideceğinin, toplumsal barışı ne kadar tehdit edeceğinin farkında bile değil..

Toplumun din üzerinden ayrıştırılmaya, bölmeye çalışıldığı bir süreçte bakınız Antalya’nın dinamiklerini nasıl suçluyor ve hedef gösteriyor Müftü Bey :

"İdeolojik ve art niyetli bu sözde ortak aklı, Müslüman Türk toplumunun engin vicdanına havale ediyoruz. Şehzade Korkut Camisi'nde yapılan restorasyon bir fantezi değil, bu toprakları bize yurt kılan ruha sahip çıkma, ecdadımızın bizlere emanet ettiği değerlerimizi genç nesillere miras bırakma gayretidir. Çeşitli ihmaller, engellemeler ve inkarcı yaklaşımlarla 123 yıldır kaderine terk edilmiş olan bu önemli eserin bir an önce ihya edilmesini ve tekrar ezan sesiyle buluşmasını dört gözle bekliyoruz. Bu manada, devam eden restorasyon çalışmalarının engellenmesine, milletimizin kutsalı, bu topraklardaki bin yıllık varlığımızın vesikası olan caminin üzerine niteliksiz barınak veya dükkanların kondurulmasına, daha da önemlisi, tekrar çevrede yaşayanların tuvaleti ve adeta çöplüğü olmasına asla izin vermeyeceğiz. 'Kesik Minare Antalya'nın hafızasından silinemez' diyorlar. Antalya'nın sakinleri olarak Şehzade Korkut Camimizin sahipleri olarak biz de diyoruz ki, Kesik Minare değil, bu eserin adı Şehzade Korkut Camisi'dir. Bu şehrin ilk camisidir. Merkez camisidir ve elbette Antalya'nın hafızasından silinemez. Buna asla izin vermeyiz, vermeyeceğiz"

Antalya Müftüsü Osman Artan’ın bazı çevrelerin gazına gelerek yaptığı bu açıklama, kendisi adına da, temsil ettiği kurum adına da, Antalya adına da talihsizlik..

Kesik Minare tartışmasında birilerinin burnu kanarsa en büyük pay kuşkusuz Müftü Bey’in olacak..