Malum ben, askeri tarih meraklısıyım, o konuda çok okurum,
eh, birazda yazarım.
1700 senesinde İsveç orduları başkomutanı, İsveç Kraliyet
Operası’na bir talimat yollayacaktı; (şimdi hayırdır usta, ne alaka diyorsunuz)
Bu talimata göre İsveç Kraliyet Opera terzisine devasa bir görev verilmişti.
Adamcağız kısa bir süre içinde yüzlerce üniforma dikecekti.
E ne var bunda?
Ama üniformalar Rus üniforması olacaktı!!!
Yaa
Neden? Neden olacak İsveç öteden beri Rusya’nın Baltık denizine
hakim olma hedefinden çok rahatsızdı. Ama uluslar arası arenada açıktan
Rusya’ya dalamazdı. Bir sebep gerekliydi. Rus askerlerinin sınırda bir hır
çıkarmaları mümkün müydü acaba?
Saltanatın yalakaları İsveç askerlerine Rus üniformalarını
giydirsek olma mı demişlerdi .
Böylece başlayan ‘cin olmadan adam çarpma hamlelerine’
tarihçiler ‘False flag’ diyeceklerdi..
Yani bir hır çıkaracaksan kendi bayrağın altında değil, bir
başka bayrak altında hır çıkar.
Daha sonra acur hıyarı tipli politikacılar bu savaş
sistemini politika sahnesine taşıyacaklardı.
Ve gelelim bugünkü yazımızın esas oğlanına:
HERRHAUSEN kimdi? Bu adamın detaylı bir hayat hikayesine tüm
çabama rağmen ulaşamadım.
30 Kasım 1989’da çok üst bir teknolojinin kullanıldığı
suikast sonucu hayatını kaybedecekti.
Adam, Deutcshe Bank diye anılan ve Almanya’nın en büyük
bankasının bir numarasıydı.
Bu banka aynı zamanda
Alman sanayi devlerinden bazılarının köklü bir ortağı idi (mesela Mercedes)
Banka kısa zamanda Avrupa ve dünya finans devleri arasında ilk beş içinde
yerini almıştı. Artık hiçbir ekonomik-sosyal siyasal karar bu arkadaşların
onayı olmadan alınamıyordu.
Ancak Avrupa kıtasında coğrafya 1989 Kasım ayından itibaren
değişmeye başlamıştı. Varşova askeri paktı fiilen çökmüştü, Doğu Almanya diye
bilinen Demokratik Almanya ile Batı Almanya diye bilinen Federal Almanya
arasında 40 yılan beri var olan duvar Doğu Alman hükümetinin aldığı bir karar
ile ortadan kalkmıştı, daha doğrusu, işlevini yitirmişti.
(Duvar, sözüm ona Batı emperyalizminden, komünist Almanları
korumak için inşa edilmişti ya, aslında Doğulu vatandaşlarının batıya seyahat
etmesini engelliyordu.)
Bütün bu dev operasyonun arkasında beyinlerden biri Alfred
Herrhausen idi.
Adamın fikirleri gerekten ürkütücüydü, Doğu Avrupa
ülkelerine ekonomik bir yardım planlıyordu. Batılı diğer bankerlerin tüylerini
diken-diken edercesine 89 Kasım ayında Moskova da bir şube açma işine
girişmişti, ayrıca Macaristan için okkalı bir yardım planlıyordu. Tüm Avrupa
kıtasının siyasi ve ekonomik birleşmesini şiddetle savunuyor, ve ortak para
politikalarının temellerini atan kuralları kaleme alıyordu.
Şimdi dikkat! 1989, 9 Kasım günü ortadan kalkan ‘duvardı’ siyasi
olarak Demokratik Alman cumhuriyeti var
olmaya devam ediyordu.
Ve onun korkulan gizli polis teşkilatı STASİ de henüz
ayaktaydı.
Haftaya ;SUİKAST