Antalya’nın ulaşım sorunlarının merkez konu olduğu toplantıda İMO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soner Akdoğan, ismini vermek istemediği bir inşaat mühendisini topa tuttu. Başkan isim vermese de akıllara Büyükşehir Başdanışmanı ve Sözcüsü Cem Oğuz geldi. İMO’nun uzun süre Şube Başkanlığı’nı yapan Oğuz, Genel Merkez yöneticiliği de yapmıştı. Ancak o kişinin Cem Oğuz değil, Kent Estetiği Dairesi'nde çalışan görevli bir inşaat mühendis olduğu kaydediliyor.
“BİR KİŞİNİN AĞZINA BAKIYORLAR”
Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde görev yapan mühendisin kimliği hakkında detay vermeden konuşan Mehmet Soner Akdoğan, “Antalya Büyükşehir Belediyesi sadece bir kişinin ağzına bakıyor. Bir kişi her şeyi biliyor. Antalya'daki inşaat mühendislerinden hepsinden, çok iyi hocalardan da çok iyi o kişi. Bilmem ne Bey gelsin bize de öğretsin” dedi.
“DEPREM SEÇİME KURBAN GİTTİ”
6 Şubat’ta meydana gelen, maddi ve manevi hasarı büyük olan deprem hakkında konuşan İMO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soner Akdoğan, “Deprem ülkemizin gerçeği maalesef. Bu konuyla alakalı hem kamuoyunda hem de yerel yönetimde bir hassasiyet oluşmuştu. Ancak bu hassasiyet depremin üzerinden henüz altı ay geçmişken tamamen kayboldu. insanlar günlük rutinine geri döndü. Aslında ben deprem seçime kurban gitti diyorum. Yani o hemen arkasından genel seçimlerin olması ülkenin seçim gündemiyle yoğun bir şekilde ilgilenmesi asıl bizim için oluşan bu deprem hassasiyeti fırsatını kaçırmamıza sebebiyet verdi. Halktan da bir talep olmayınca şu an deprem tamamen gündemimizden çıkmış oldu” dedi.
“KAMUOYU YANLIŞ BİLGİLENDİRİLİYOR”
İMO Başkanı Akdoğan, “Özellikle kamuoyunu yanlış bilgilendiren yöneticilerimiz oluyor. Antalya’nın deprem bölgesi olmadığı yönünde uyarıda bulunmak istiyorum. Bugün bizim deprem risk haritalarına baktığımız zaman Konya, Karaman ve Antalya bölgesi daha sarı renkte görülür. Hatta o bölgelere de deprem yok diye göç de oldu. Ancak buradaki harita sadece her şeyi anlatmıyor. Daha geçen gün Konya'da beş büyüklüğünde çok ciddi bir deprem oldu. Baktığınız zaman orada böyle bir depremin olmaması gerekirdi. Öte taraftan inşaat mühendisleri odasının da paydaşı olduğu bir deprem paneli düzenledik. Buraya ODTÜ Bölüm Başkanımız Sayın Erdem Canbay, Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür de geldi. Bununla ilgili çok ciddi duyurular da yaptık. Maalesef bu toplantıya da yerel yöneticilerden başkan düzeyinde hiçbir katılım olmadı. Başkanlarımızın depremden daha önemli ne programı olduklarını ben çok merak ediyorum. Orada da değerli hocalarımızın bizim de bu bizleri de doğrular şekilde açıklamaları tamamıyla Antalya'nın etrafının çok ciddi bir deprem riski içerdiği yönündeydi” diye uyarılarını aktardı.
“İLETİŞİM PROBLEMİ YAŞIYORUZ”
Mehmet Soner Akdoğan, “Depremden sonra tüm yerel belediyeler ve hatta bakanlığımız, merkezi idarede yeni yapılacak yapılarla ilgili kararlar aldı. Bu karar dört kat üzerinde kapalı çıkma yapılmaması üzerine. İkincisi de bunların 1 Temmuz itibarıyla yapılmaması yönünde bakanlık 12 Mayıs Cuma günü 32 bin 182 sayılı Resmi Gazete’yle bir duyuru yaptı. Ve bunun için de bazı kısıtlamalar da getiriyordu. Neydi bunlar yine? Bizim depremde en çok hasar alan yapı tiplerimiz kapalı çıkmaların olduğu, kapalı, ağır ve kapalı çıkmaların olduğu yapılar. İkincisi altında ticari katlar bulunan, asma katlı, zayıf kat, yumuşak kat oluşturan yapılarla ilgili yapılamayacağı yönünde bir Temmuz itibariyle yapılamayacağı yönünde karar aldı. Yerel yönetimlerimiz ne yaptı? Muratpaşa Belediyemiz perde zorunluluğu getirdi. Konyaaltı Belediyemiz buradaki fore kazık uygulamalarına geçti. Kepez Belediyemizde de uygulamalar oldu. Döşemealtı Belediyesi'yle zaten yapmış olduğumuz protokoller doğrultusunda projelerine biz bakıyorduk. Biz İnşaat Mühendisleri Odası olarak da bir proje kontrol kurulu kurduk. Bunun için de üniversiteden hocalarımızın olduğu Antalya üzerinde de mesleğinde uzman, yetkin mühendislerimizden oluşan 14 kişilik bir komisyon kurarak bu komisyonda çalışmalar yaptık. Bu çalışmalar neticesinde aslında yönetmeliklerin eksikliği değil, uygulamadaki eksiklikleri proje üzerinde telafi edebilmek adına bizler de kararlı kararlar aldık ama aldığımız kararların tamamı bilimsel gerekçelere ve mantığa dayanan yönetmelikle çelişmeyen kararlardı. Biz bu kararları alabilmek adına tüm belediyelerimizi davet ettik buraya. Maalesef Gazipaşa'dan Demre'ye kadar tüm belediyelerimiz bu toplantılara katılırken büyükşehir belediyemiz hiçbir toplantımıza katılmadı. Kent Estetiği Daire Başkanlığı'yla özellikle bir iletişim sıkıntımız var Bunu da aşamıyoruz. 5-6 toplantı yapıldı. Tüm belediyeler gelip bu bilimsel çalışmaya katkı koymak isterken büyükşehir belediyesi ki bizim meslek odası olarak meslek odası tarihinde belki birlikte hareket etme ihtimalimizin bu kadar yüksek olduğu bir dönem daha olmamıştı. Ancak biz birlikte hareket etme noktasında çok yol alabildiğimizi düşünmüyorum” dedi.
“BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NDE ADAM SEÇME SÖZ KONUSU”
Soner Akdoğan, “Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin kendi bir uygulaması var. Bir söylenti olduğu söyleniyor. Siz projeleri neye göre kontrol ediyorsunuz dediğimiz zaman bize bizim öyle bir föyümüz yok deniyor. Bazı projelere üç ayda, dört ayda sıra geliyor. Bazı kimselerin projeleri çok hızlı geçiyor. Yani orada bir adam seçme durumu da söz konusu. Öte taraftan tamamıyla keyfi ve oradaki çok tecrübeli olmadığını bildiğimiz arkadaşlarımızın aldığı keyfi uygulamalar oluyor” dedi.
“BÜYÜKŞEHİR SADECE 1 KİŞİNİN AĞZINA BAKIYOR”
İMO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soner Akdoğan, ismini vermek istemediği bir inşaat mühendisini topa tuttu. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde görev yapan mühendisin kimliği hakkında detay vermeden konuşan Mehmet Soner Akdoğan, “Antalya Büyükşehir Belediyesi sadece bir kişinin ağzına bakıyor. Bir kişi her şeyi biliyor. Antalya'daki inşaat mühendislerinden hepsinden iyi, çok iyi hocalardan da çok iyi o kişi. Bir projede eksik görüyoruz ve söylüyoruz. Bilmem ne Bey böyle istedi diyorlar. Bilmem ne Bey gelsin bize de öğretsin” dedi.
DİLAN ANDIÇ
