Geçtiğimiz günlerde yazılı ve görsel basında, ayrıca internet sayfalarında yer alan feci bir haber vardı.

Tonlarca domates, salatalık, patlıcan vb. sebzelerin Gazipaşa EKMER mahallesindeki çöplük alanına defnedildiği haberiydi.

Bunun bir tarım ürünleri katliamı olduğunu çok rahat olarak söyleyebiliriz. Neymiş efendim, salatalıklar biraz eğriymiş, domatesler biraz yamukmuş, kalite standardına uymuyormuş vb.

Yahu siz Allah’ın nimetiyle ne diye uğraşıp duruyorsunuz, sebzeleri meyveleri güzellik yarışına mı çıkaracaksınız, yoksa uzun boylu, düzgün fizikli salatalık ve dolgun olgun domates yaratıp nizamiyeye yahut tören bölüğüne asker mi yapacaksınız!....

Netice olarak domatesler tencereye girip yemek; hıyarlar da doğranıp Masaya salata olarak gelmeyecek mi...

Bu nasıl acımasız bir uygulamadır, açlık ve sefaletin S.O.S vermeye başladığı bir süreçte siz hangi maksatla bu nimetleri çöplüğe döküyorsunuz!....

Sera işçileri aylarca kapalı ortamda seralarda o nimetleri yetiştirmek için neler çekiyor biliyor musunuz, seracılar o ürünler için kaç bin liralık ilaç ve gübre ve serayı ısıtmak için ne kadar yakıt kullanarak o nimetleri meydana getirdi hiç mi düşünmüyordunuz!....

Acaba Sayın Kaymakamımız, Sayın Belediye Başkanımız, Sayın Tarım İlçe Müdürümüz, Sayın Ziraat odası başkanımız, Sayın Sosyal hizmetler vakfı müdürümüz, Sayın Toptancı hal Müdürümüz ve sair ilgililer bir araya gelerek bu konuda bir halk envanteri yoluyla ihtiyaçlılar tespit edilse, hatta konu il düzeyinde de ele alınarak sosyal devletçilik kurallarına uygun olarak fakirlere ulaştırılsa fena mı olur.

Bence esas olan durum: İlçemizde bir domates suyu ve salça imalathanesiyle bir turşu imalathanesi kurulup bu ürünlerden endüstriyel manada değerlendirilerek yararlanılsa, üreticiye de parasal dönüş yapılsa, bu anlamda katma değere odaklı bir proje yapılıp, ülke ve insanlık kazansa fena mı olur!....

Bana göre bu konu derhal ele alınarak fizibilitesi yapılıp, düşünce süratle yaşama geçirilmelidir.