Dünyanın çoğu yerinde 8 Ağustos tarihinde Dünya Kediler Günü kutlanmakta. Bir nevi bakıma muhtaç olan kediler için ve insanlar tarafından şiddet gören kediler konusunda toplumu bilinçlendirmek amacıyla kediler günü kutlamalarının yapıldığı öğrendim...

Yağmurlu ve soğuk havalarda, aşırı sıcaklarda, zorlu yaşam şartlarıyla savaşan, sokak kedilerine dikkat çekmeyi amaçlayan bu kedi günü kutlamaları, amacına ulaşmışmı kestiremiyoruz. Barınaklarda barındırılan veya sahiplenilmiş ev kedilerinin rahatı ne kadar iyiyse, sokaktakilerin yaşamı bir okadar zor. Doğum yapacakların korunaklı ve kuytu yer aramalarının yanı sıra, yavrularını emzirmek için ihtiyaç duydukları gıdayı alamayıp güçsüz kalanları da epey fazla. 

Kedilerin baş düşmanları, köpekler kadar sapkın insanlar da oluyor. Tekme atandan, araçlarına alıp şehir dışına bırakanlara kadar, insanlık dışı hayvan sevmeyen birileri de var.

Şimdilerde, sokak hayvanları için yasa çıktı. Kedilerden fazla söz edilmedi ama, köpeklerin çoğalması, çoluk çocuğa saldırmaları, hastalıklı köpeklerin bulunması TBMM de tartışmalı görüşmelere sebep oldu. 

Bu konuda yapılan müdahalelerin odağı, OTANAZİ diye adlandırılan uyutma maddesi oldu. İyileşmesi imkansız ve de acı çeken hayvanlara, veteriner önerisi ile uygulanmasına fazla itiraz olmamakla beraber, yakalanan hayvanların sayısını azaltır durumda uyutma yapılacağı iddiaları tartışmaları arttırdı. 

Artık uygulamalar ve tedbirler belediyelere ait. Barınaklar üretilecek ve sakak hayvanlarının sahiplendirilmesi teşvik edilecek. Bazı cezai uygulamalar da yasaya konmuş.

Yiyecek ve diğer masraflar için ek ödenek verilecek mi?. Yasada belirtilmemiş.  Asıl soru bu olmalı. 

Toplumumuz genelde merhametli, Sosyal medyada rastladığımız bazı videolarda, kara yolları kenarlarında sahipsiz kalmış hayvanlara mama veren insanları izliyoruz.

Rastladığım birçok kişi, ellerinde daha ziyade kedi maması ile sokak aralarına serpiştiriyor. Kimi esnaflar kaplara su koyuyor. 

Bizim kültürümüzde, hayvanlara ilgi var merhamet var. Osmanlı dönemlerinde yapılan uygulamaları anlatsak ikinci bir köşe yazısı daha olacak.

Ülkemizde hayvan hakları yasası 1 Temmuz 2004 tarihinde kanunlaşmış, fakat yetersiz kalarak başta hayvanları koruma dernekleri olmak üzere hayvan severleri memnun etmemiştir.

Çıkarılan yasalar, yeterince uygulanamamış. Yeterli barınaklar oluşturulmamıştır. Şimdi ise kamuoyunda sorun haline gelen sokak köpekleri için harekete geçme zorunluluğu doğmuştur ve geç de olsa birşeylerin yapılması gerektiği ortaya çıkmıştır. Hayvanlar için çıkarılan yasanın eksiksiz işletileceğini hayvanların bize yakışır şekilde korunacağını ümit ederim.   

Hoşça kalın, içinizden canlılara karşı sevgiyi eksik etmeyin.