Türkiye yangın yerine dönmüş, şehit haberleri birbiri ardına gelmiş, PKK terör örgütü cinayetlerini sürdürmüş, Antalya ve Alanya'da olası kalleş saldırıları için silah ve patlayıcı malzeme depolamış AKP için ne gam.

İktidarın düşüncesi seçim, genelde olduğu gibi yerel yönetimleri de ele geçirmek.

Bunun için de 'Büyükşehirler Yasası'nı çıkarmak üzere hazırlık yapıyor.

AKP, bir taşla iki kuş vurmayı düşünüyor.

Türkiye'nin öncelikli sorunu seçimmiş gibi, Ekim'de başlayacak yeni yasa döneminde bu yasayı öncelikli olarak geçirmek üzere AKP kurmayları harıl harıl çalışıyor.

Amaç belli, Antalya ile birlikte İzmir, Muğla, Mersin, Aydın, Tekirdağ gibi CHP'li belediyeler ile muhalefet partilerinin elinde bulunan belediyeleri de ele geçirmek.

Ülkenin en kritik dönemlerinde AKP'ye koltuk değneyi görevini yapan MHP, yerel seçimlerin önü alınması için iktidar tarafından getirilen öneriye balıklama atladı.

Yerel seçimlerin ne çekilmesinin gerekçesi de "Kış aylarında kampanya koşulları güç oluyor" şeklinde açıklanıyor.

Yeni yasa döneminde Meclis'e öncelikli olarak getirilmesi planlanan Büyükşehirler Yasası ile hükümet, oylarını artırabilmeyi amaçlıyor.

Meclis açılır açılmaz yasalaşması beklenen yeni kanunla sayısı halen 16 olan ve nüfusu 750 bini aşan 13 ilde daha kurulacak büyükşehirlerle birlikte büyükşehir sayısını 29'a çıkarılacak.

Böylece Aydın, Denizli, Muğla, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa, Kahramanmaraş, Balıkesir, Van, Manisa, Hatay, Malatya ve Mardin büyükşehir statüsü kazanacak.

AKP, "süper başkanlar" denilen büyükşehirlerin sınırlarını ve sayılarını artırarak, 2009 yerel seçimleri öncesinde yarım kalan uygulamayı da gerçekleştirmeyi hedefliyor.

Buna göre büyükşehirlerin sınırları mücavir alandan çıkarılacak, il sınırına kadar genişletiliyor.

Böylece belediye başkanlığı seçiminde sadece merkez ilçelerin olduğu mücavir alanlar değil, il sınırları içerisindeki tüm seçmenler büyükşehir belediye başkanını seçmek için oy kullanacak.

Düzenleme ile AKP, kazanmayı amaçladığı büyükşehirlerin yetkilerini artırmayı, ilçe belediyelerinin yetkilerini, doğal olarak güçlerini de azaltmayı planlıyor.

Yeni yasa ile nüfusu 5 ya 10 binin altındaki belediyelerin kapanması gündeme gelecek.

Büyükşehirler Yasası Meclis'ten geçerse, 27 Ekim 2013'te Antalya Büyükşehir Belediye Başkanını Gazipaşa Kaledran ile Kaş Ovacık arasında kalan tüm yerleşim birimlerindeki vatandaşlar seçecek.

Şurası yadsınamaz bir gerçek ki AKP; bir türlü kazanamadığı İzmir ile birlikte 2009'da kaybettiği Antalya'yı kazanmak istiyor.

Bir başka deyişle AKP, CHP'nin elinden Antalya Büyükşehir Belediyesi'ni almak için kırsal kesimin oylarına güveniyor.

Elbette bu konuda değerlendirmeler yapılacak, çarpıcı yorumlar olacak, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı kimin kazanacağı yönünde değişik platformlarda görüşler ortaya konacak.

CHP, elbette Antalya'yı kaybetmek istemiyor.

AKP kadar MHP'de Büyükşehir seçiminde çok iddialı..

Daha önce de vurguladığımız gibi MHP İl Başkanı Osman Çetin, "Büyükşehir'e öyle bir aday bulduk ki herkes şaşıracak, Genel başkanımıza söz verdik, kazanamazsak görevden ayrılırız" şeklinde çok iddialı açıklamalar yapmıştı.

CHP İl Başkanı Devrim Kök'te partisinin iddiasını ortaya koymuş, "Başbakan'ı üzmeye devam edeceğiz, Kepez dahil Antalya merkezi ile birlikte Alanya'yı da kazanacağız" diyerek yerel seçimlere nasıl iddialı hazırlandıklarını ortaya koymuştu.

AKP'nin tüm enerjisini Antalya'yı kazanmak için harcayacağını söylemeye sanırım gerek yok.

Kırsal kesimin oyları etkili olsa da Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini Muratpaşa, Kepez ve Konyaaltı oylarının tayin edeceğini de akıldan çıkarmamak gerekli.

Alanya, Manavgat gibi büyük ilçelerin oylarının da etkili olacağını göz ardı etmeden, seçimin kaderinde AKP ve CHP'nin adaylarının çok önemli olduğunu da vurgulamakta yarar var.