Dostlarım, Yivli Minare yan yatıyor, falez çatlakları ciddi sorunlar yaratacak, yat limanı mendireği ayrılmaya başladı. Acil teknik ve bilimsel incelemeler başlatılmalı, çözüm önerilerini içeren projeler hazırlanmalı. Uygulamalar için bakanlıkların 2025 yatırım programlarına alınması sağlanmalı diye kendimizi paraladık. Ama 2025 bütçe görüşmeleri başladı. Bizim sorunlar bir başka bahara kaldı. Yöneticilerimiz felaket olduğunda enkaz kaldırma sırasında orada olacaklar herhalde…
O nedenle bugün benim boyumu aşar diyemeyecekleri yani kaçamayacakları bir konuyu hatılatmak istiyorum.
Yıl: 1998
Yer: Antalya Cumhuriyet Meydanı ile Kadınyarı Deresi arasındaki (Şimdiki Mehmetcik Parkı'nın yanı, Muharip Gaziler Derneği'nin bulunduğu yer) tarihi su kanalı
Konu: Yat limanındaki eski un fabrikasına su taşıyan kanalın revizyonu,
Üstlenen Kurum: Antalya Büyükşehir Belediyesi
Projenin amacı: 1926 - 1944 yılları arasında faaliyet gösteren 30 ton buğdayı un haline getirebilme kapasiteli fabrikanın su ihtiyacı için mevcut zemini oyarak oluşturulmuş su kanalını kurtarmak ve korumak.
Hazırladığımız projeyi ilgili kurumlara göndererek gerekli izinleri aldık. Projemiz, Mevcut kanalı epoksi ürünlerle sızdırmaz hale getirdikten sonra yanına hiçbir beton imalatı yapmadan sökülebilir. Çelik konstrüksiyon üzerine çakıl taşlarından tarihi motifli plaklarla zemin oluşturmayı hedefliyordu. Yaklaşık 200 metre boyundaki bu alanda bir minik havuz ve pompa marifeti ile kanaldaki su akışını yaşatmak, platformun kuzeyinde de boydan boya panolarda karikatür sergisi oluşturmak idi…
Çalışmaları 2 ay gibi sürede tamamlayıp, o yılki Altın Portakal Festivalinde resimde gördüğünüz açılışı yaptık. Çok güzel tepkiler aldık. Birkaç sene boyunca sürekli sergiler düzenlendi. Emekli olduktan sonra sahiplenen olmayınca uzun süre kapalı kaldı. Daha sonra Türkiye Muharip Gaziler Derneği Antalya Şubesi o alana sahip çıkarak, yaşatmaya çalışıyor. Ekim ayında son durumunu görmek ve anılarımı tazelemek için uğradım. Dernek başkanı arkadaşla sohbet ettim. Daha doğrusu sorunları dinledim. Öğrendim ki yaptığımız zemin platformuna hiç bakım yapılmamış. 27 senedir rutubetten paslanmış parçalanmak üzere olan platform, çok yakında bir demir yığını olarak çökebilir. Üzerinde de ciddi ağırlıklar var. Pompa ve kanaldaki su akışı da söz konusu değil tabii ki.. Ciddi olarak konuya sahip çıkan bir kurum arayışı içindeler…kırılan çakıllı zemin plakları yerine klasik hazır karolardan koyabilmişler.
Dernek bu alanda, panolarda kurtuluş savaşından resimler ile bağımsızlık mücadelesi veren kahraman ecdatlarımızın büstlerini sergiliyorlar.
Bu alanın bakım ve onarımı, yerin tarihi özelliği ile sit alanı içinde olması nedeni ile derneği aşan bir konu durumundadır. Maddi olarak çok küçük ama tarihe sahip çıkmak adına büyük bir adım… Eski “karikatür sokağı” yetkililerin ilgisini bekliyor…
Yüreğinizdeki sevgi ateşi hiç sönmesin dostlar…