Anamız, bacımız, teyzemiz, yengemiz,
arkadaşımız, eşimiz kadınlarımız dün sokaktaydı. Ben de yılladır kadın
örgütlerinde faaliyet gösteren ve Türkiye’de kadının yaşadığı dramı yaşayan bir
vatandaş olarak en ön saflarda yürüyüşte yer aldım. Her coğrafyadan, her yaştan kadın el ele, omuz omuza yürüdük…
Aydın Kanza Parkı’ndan başlayıp Cumhuriyet
Meydanı’na kadar uzanan yürüyüşte birkaç küçük aksaklık dışında bir sıkıntı
olmadı. Ancak o kadar sosyal medya
duyurusu yapılan etkinlikte on binler, yüz binler sokağa çıkamadı. Yüzün biraz
üzerinde kadın vardı…
Nicelik
önemli değil elbette. Eve kapatılmaya çalışılan, toplumdan izole edilmeye
çalışılan bir ortamda bu rakam da çok büyüktür. Hele ki kadını evden sokağa
çıkarıp, bir eyleme sokmak çok mühimdir…
Gelelim eyleme…
Alkışlar ve sloganlarla başlayan yürüyüşte sloganlar
kadının uğradığı haksızlıklar üzerineydi. En dikkat çekici ise “Öldüren sevgi istemiyoruz” oldu…
Öyle ya en çok sözde sevdikleri öldürüyor
kadınları…
Bazen
koca, bazen erkek kardeş, bazen nişanlı vs…
Bir
tarafı ölüm kadının, bir tarafı sömürü…
Toplumsal, siyasal, ekonomik alanda eşitsiz
bir yarışta eziliyor kadın…
Bilim insanı da olsa aynı…
İş insanı olsa da…
‘Adı
bile adam’ olan derneklerde elbette kadına yer
olmuyor. Onlar da iş kadını derneği kuruyor. Oysa derneklerin adı da zihniyeti
de değişmeli. Yakın gelecekte iş insanı örgütlerinde kadın başkanlar görmek
istiyorum…
Antalya’ya
kadın rektör istiyorum…
Daha
fazla kadın dekan…
Kadın
belediye başkanı…
Milletvekili…
İl
başkanları…
İlçe
başkanları…
Toplumu
oluşturan kadınların, her alanda eşit temsilini görmek istiyorum ki bu sorunlar
bir nebze düzelsin…
Tabii kadın derken kadın bakış açısına sahip,
haklarını bilen, haklarını geliştirmeye çalışan kadınlardan bahsediyorum…
Etek giymiş, erkek zihniyetli kadınlardan
bahsetmiyorum…
İşte bu ümit ve dileklerle bir 25 Kasım’ı daha
sonlandırıyoruz…
Şiddetin olmadığı, hiçbir canlının şiddet
görmediği bir yaşam diliyorum…
Ve #AskıdaGazete’ye
destek bekliyorum…
Her gün en az 1 yerel gazete ile Antalya’ya
sahip çıkın…