Üzerinden tam tamına 32 yıl geçti. Üniter ve laik Türkiye Cumhuriyeti'ne karşı sergilenen 12 Eylül faşizmi sürüyor. Yıkımları her alanı etkilemiş durumda. Basın, eğitim, hukuk, emek vs...

Özgür düşüncenin yok edilişi anlamında da oldukça başarılı olunduğu ortada...

Ve acı olanı '12 Eylül ürünü bir oluşum olanların' çıkıp güya 12 Eylül ile hesaplaşılacağına dair söylemlerde bulunması, bunun da prim yapması...

Oysa düzen devam ediyor...

Sadece değişen askeri faşizmin yerini sivil faşizm aldı...

Gece operasyonlarıyla ev baskınları, yıllarca süren tutuklu yargılamalar, suçunu bilmeden hapiste yatan gazeteci, asker, doktor, siyasi...

Basılmadan el konulan kitaplar...

Geriye giden örgütlenme, sendikal yasaklar...

"Bizim çocuklara" yaptırılmak istenenler, bugün farklı aktörlerce devam ettiriliyor. Değişen sadece aktörler...

Düzen aynı...

TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı da dün konuyla ilgili çok güzel bir açıklama yapmış...

Tabloyu çok iyi özetliyor...

"12 Eylül faşizmi; katliamlar, cinayetler, işkenceler, tecavüzler, gözaltılar, tutuklamalar ve idamlar ile birlikte emekçi halkımızın üzerine bir karabasan gibi çökmüştür. Emekten ve insandan yana olan her şey yok edilmeye çalışılmıştır. Faşizme karşı direnen sayısız yiğit, güzel yürekli insanımız katledilmiş, idam edilmiştir. 12 Eylül faşist darbesiyle aslında kendi kaderini ellerine almaya çalışan toplumun adeta elleri kesilmiştir.

 

12 Eylül faşist darbesini planlayanlar ve gerçekleştirenler ellerini kollarını sallayarak geziyor. 12 Eylül faşist darbesinin hesabı ancak darbenin doğrudan muhatabı olan ilerici, devrimci, yurtsever emekçi halk tarafından sorulabilir. Darbenin genlerini taşıyanlar 12 Eylül ile asla hesaplaşamazlar.

 

Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın yargılanması bir 'gösteri'. Tarih 32 yıldır utanç içindedir. Bu ülkenin mühendis, mimar ve şehir plancıları olarak bu utancın sonsuza dek sürmeyeceğini de çok iyi bilmekteyiz. Er ya da geç ülkemizi kan deryasına çeviren, en güzel çocuklarımıza kıyan eli kanlı katiller ve onların taşıdıkları zihniyet tarih önünde gerçekten hesap verecektir."

Evet, gün gelecek bu utancı da bitirecek bu halk...

Öyle ya bu düzen böyle gitmeyecek...

Ama yaşanan toplumsal travmalar kolay kolay insanların beyinlerinden silinmeyecek...

Hapiste geçen yılların telafisi olmayacak...

Ayaklar altına alınan onurun hesabını kimse veremeyecek...

Zaten telafisi de mümkün değil kaybedilen canların, hapiste geçen yılların, çiğnenen insan onurunun...

32. yılında faşizm hala sürerken, bir kez daha bağıracak meydanlarda insanlar bugün "Kahrolsun faşizm", "Faşizme karşı omuz omuza" diye...

Çünkü faşizm sürüyor...

Ama yıkılacak...