Bunu tartışmalı bir mesele olarak kabul etmek doğru olacaktır. Çünkü yıllardan bu yana ardı arası kesilmeyen kavgalar, iftiralar, Üst perdeden gürültü ve hakaretler, biri birlerini suçlamalar Halkın nefretini pik yaptırdı.
TV. Ekranlarından da her gün yansıtıldığı gibi, derin bir yoksulluk, açlık tehlikesi, tarımda, sanayide, toplumun geniş kesimlerinde kesintisiz olarak zuhur eden sorunların çözümü bir tarafta dururken beyler hiç çekinmeden, hatta utanma duygusunu da bir tarafa bırakarak kıran kırana bir ekran savaşı; kamu oyu olarak hepimizi ileri derecede rahatsız ve taciz etmektedir.
Halbuki böylesine müstesna bir coğrafyada neler yapılır neler. Ey siyaset adamları; hepiniz bu ülkenin maddi ve manevi imkanları Sayesinde yetişmiş, ev bark sahibi, yurt yuva sahibi olmuş
İnsanlarsınız. Bizler de sizlere bu imkânı veren ulus kamu oyu Olarak oy verdik. Toplumun refahı, ülkenin bekasının yüceltilmesi TBMM gibi kutsal bir mekâna gönderdik.
İçte ve dışta haklarımızı koruyun, bu memlekete sahip çıkın gerekli yerde ülkemizi savunun diye. Kavga edin diye değil. Yer altında ve yer üstünde müthiş kaynakları olan bir ülkeyiz.
Tümünüm bilimsel olarak yönetimiyle ülke istikrarının temini için Büyük sorumluklarınız var.
Düşmüşsünüz bir seçim derdine, vatan millet unutuldu. Milyonlarca ülke insanı" ne olacak bu halimiz" sorusunu durmadan sorar hale geldi.
İçte ve dışta devasa manada ulusal ve uluslararası sorunlarımız var. Bunların hepsi birer pranga durumunda. Hareket edemez hale geldik. Yokluk, yoksulluk, hayat pahalılığı, enflasyon; dayanılmaz hale geldik. Bütün bunları ben değil, milyonlar söylüyor.
Allah aşkına siz hiç TV. Seyretmiyor musunuz, gazete okumuyor musunuz? el insaf, yönünüzü biraz da bizden tarafa dönün yahu...
Piyasa ateş çemberi ne denetim var ne kontrol. Kazık atmak marifet haline geldi, paramızı mahvettiler ne değeri kaldı ne kıymeti, emekli insanlar olarak, birer şaşkın, ve düşkün insanlar haline geldik.
Dışında bir tercihimiz olamıyor. Et, protein bizi terk edip gitti. et mı ekmek mi ? Sorusuna, boynu bükük şekilde: "ekmek" demenin