Tam
kapanmanın yapılıp korovirüsle mücadelede daha hızlı yol almak mümkünken, bazı
kaygılarla önce açıldık, sonra kısıtlamalar getirdik ama orada da adaletsiz
olduk. Onu kapattık, diğerini açtık derken işler Arap saçına döndü…
Virüs mü akıllı biz mi akılsız ya da birileri aklımızla dalga
mı geçiyor ortada. Haftaiçi tatil yapan virüs yoksa, haftasonu kısıtlamasıyla
bu iş çözülmez. Esnafa kepenk kapattırıp
binlerce kişilik kendi deyimleriyle dudak dudağa (lebbeleb) kongrelerle de çözülemez
ki kongre sonrası tablolar ortada…
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Davut Çetin’e
katılıyorum. Aylarca Antalya Tabip Odası Başkanı Nursel Şahin de çok sayıda
bilim insanı da önerdi, kapanalım. Kapanmadan açılamayacağımız kesin…
Başkan
Çetin, “Seferberlik ilan edelim” diyor. 20 Gün kapansak eminim büyük oranda
sorunu halledeceğiz. Hem de rahatça ama denetimli açılabileceğiz…
Yoksa esnafın umudu olan 1 Mart için çok parlak gözükmüyor
gidiş…
Bu arada okullar da 1 Mart’ta açılacak. Yüz yüze eğitim
olmazsa olmazımız. Ama nasıl olacak? Eğitimciler aşılanmadı?
Bugün
Eğitim Sen Antalya Şubesi eylem yapacak. Eğitime başlamadan aşılanma
taleplerini dile getirecekler…
Şunu herkes
bir yana yazsın. İşsizin de esnafın da emeklinin de emekçinin gücü kalmadı.
Gecikilen her doğru adım sonumuzu hazırlıyor…
Antalya, en
güvenli ilden riskli konuma yükseliyorsa şapkaları koyun ve düşünün…
Türkiye için
de durum aynı…
Kısıtlamaları bile doğru
ayarlayamayan, toplantıları kimine serbest kimine yasak haline getiren
yöneticilerin yaşanan durumda vebali büyük…
Virüste
toplanan kalabalığı alkışlayanlara diyecek söz yok zaten…
Turizm sezonu
kapıda. Mart’ta açılmayı bekleyen esnaf ortada…
Ve tablo
ortada…
Tam kapanıp
açılmak varken, şartları daha da kötüleştirecek adımlar atılmaz umarım…
Sağlık, önceliğimizse sağlıklı
kararlar üretelim…
Bilimi ve bilim insanlarını
dinleyelim…
Sevgiyle
kalın…
Sağlıcakla
kalın…