Fırtınalı bir dönemden geçiyoruz.

Türkiye'yi bölmeye, parçalamaya çalışan PKK terörü evlatlarımızı acımasızca katlediyor.

Yuvalar yıkılıyor, analar ağlıyor, ulus derin bir acı ve ümitsizlik içinde.

Artık hiçbir yer güvenli değil.

Tehlikenin nereden ne zaman geleceğini bilemez olduk.

Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti resmen bir avuç eli kanlı teröristin tehdidi altında.

Ülkeyi yönetenler, cinayetlerin önleyemiyor.

Önlemedikleri gibi 'yeter artık, şehit kanları dursun" diyenleri hedef gösteriyor.

Türkiye, darbe dönemlerinde bile bu kadar savunmasız, çaresiz olmadı.

Oluk oluk şehit kanı akıyor, milletvekilleri, kaymakamlar, il başkanları, meclis üyeleri, öğretmenler, askerler kaçırılıyor, siyasi iktidar yaşananları seyretmekle yetiniyor.

Bu kötü gidişe son verilmesini isteyenlere ise PKK'ya bile gösterilemeyen tepkiler veriliyor, insanlar korkutuluyor, ürkütülüyor, sindiriliyor.

Herkeste bir endişe var.

Acaba dinleniyor muyum, izleniyor muyum, üzerime bir suç atılacak mı kaygısı taşıyor insanlar.

Susmayan, sesini çıkaran, düşüncelerini korkusuzca savunanlara karşı ise tam bir yıldırma, sindirme, baskı altına alma politikası izleniyor.

Gerçek şu ki toplumda kanaat önderi durumunda olan kişiler tehdit ediliyor.

Örnek mi, Antalya'nın ve ülkenin sorunlarına kafa yoran, çözüm yolları öneren, dayatmalara karşı koyan İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Cem Oğuz gibi.

Cem Oğuz, Meltem bölgesini yaşanamaz hale getirecek olan 100.Yıl Projesi'ne karşı bayrak açtığı için tehditler alıyor.

100.Yıl Projesi'ni sadece Antalya'ya stadyum kazandırmak açısından değerlendirenler, sporu siyasete alet ederek, rant kokan bu projeye karşı çıkan Oğuz'u hedef gösteriyorlar.

Antalyaspor taraftarlarını, "Stadyum yapılmasını önlemek istiyorlar, onlara tepkinizi gösterin, gerekirse kaba kuvvet bile kullanın" diyerek yönlendiriyorlar.

İddialara göre taraftarlar da Antalya'nın böğrüne hançer gibi sokulacak bu projeyi kendilerince savunmak, stadyuma karşı çıkanları etkisiz hale getirmek için fırsat kolluyorlar.

Yani Cem Oğuz'un hayatı tehlikede..

Her adımını izleyenler var, Oğuz'u be nedenle arkadaşları korumaya almış durumda.

Cem Oğuz, tehditler karşısında korumaya gezmeye başladı.

Stadyuma karşı çıkıyor diyerek hedef adam haline getirilen Cem Oğuz'a fiziki darbe vurmak için fırsat kollayanların olduğu da konuşuluyor son günlerde.

Özellikle rantçıları ve onların destekçilerini İnşaat Mühendisleri Odası'nın Meltem ve Soğuksu mahallerinde yaptığı anket çok kızdırmış.

Rantçıların gözü bu kadar kararmış..

Asla muhalif istemiyorlar, asla rantlarına taş koyanlara yaşama hakkı tanımıyorlar.

Hedeflerine varmak için de her yolu deniyorlar.

Bakar mısınız geldiğimiz noktaya ?

Sadece Cem Oğuz için değil, diğer sivil toplum örgütlerinin başkan, yönetici ve üyeleri de tehdit altında.

Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu için de, Mimarlar Odası için de, Elektrik Mühendisleri Odası için de, Şehir Plancıları Odası için de, TMMOB Antalya İl Koordinasyon Kurulu için de, AKP'li olmayan seçilmişler için de, AKP dışındaki milletvekilleri için de, sivil toplum kuruluşlarına üye ve destek olanlar için de bu tehlike her zaman var, görünen o ki bundan sonraki süreçte artarak devam edecek.

Elbette bu tehditler AKP iktidarına alkış tutmayan Antalyalı gazeteciler için de söz konusu.

AKP iktidarı, toplumu bölmeyi, ayrıştırmayı gerçekleştirdi.

Pek çok sektörde olduğu gibi basında da bunu gerçekleştirdi.

Antalya'da gazeteciler AKP'den yana olanlar ile AKP'ye yağcılık, yalakalık etmeyen gibi sınıflara ayrıldı.

Bu ayrımda gazetecilerin üyesi olduğu meslek örgütü de bir hayli çaba içinde son aylarda..

Öncelikle gazetecilik mesleğini yapanlar, gazetecinin muhalif olması gerektiği gerçeğini kabullenmek istemiyorlar.

AKP'ye yandaşlık etmeyenleri çeşitli bahanelerle' sakıncalı' konuma sokmak için inanılmaz bir çaba gösteriyorlar.

Çok zor bir süreç, izlendiğini, dinlendiğini, hatta yatak odana kadar girildiğini bilmek kişinin psikolojini nasıl etkiler bir düşünün.

Korku imparatorluğu bu olsa gerek.

Bu çukurun içinden nasıl çıkarız, bu belalı süreçten nasıl kurtuluruz bilinmez..