2016 yılından
bu yana Antalya Adliye binasında başlatılan x-ray ve duyarlı kapı araması,
binaya giriş yapan herkese eşit şekilde uygulamaya başlandı. Bundan kısa bir
süre sonra 2802 sayılı Yasa’nın 88. Maddesi gereğince hakim ve savcıların
aranmasından talep doğrultusunda vazgeçilmesine rağmen, avukatlara yönelik bu
uygulama halihazırda avukatların aranmayı reddetmesi halinde adliye binası
dışına çıkarılmaya çalışılmaları ve hatta fiziki müdahale ve saldırılarla
karşılaşmasına varacak boyutlara taşındı.
Bahsi geçen
uygulamanın İstanbul Çağlayan ve Antalya Adliyelerine has bir uygulama olduğuna
dikkat çeken Antalyalı hukukçular, İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde dahi aranmak
istenilmezse zorlukla karşılaşılmadığını ifade ediyor.
Aramaya tabi
tutulmadan görevini yapmak üzere çalışma alanı olan adliyelere giriş yapmak
isteyen avukatlara yönelik isimlerinin alınarak yapılan girişin hukuka aykırı
bir yönü bulunuyormuşçasına tutanak tutulması yoluna gidilmesine karşı harekete
geçen avukatlar dikkat çeken bir açıklama yayınladı.
‘SAVUNMA ETKİSİZLEŞTİRİLİYOR’
Açıklamada şu bilgiler paylaşıldı:
“Tutulan tutanaklar, bahsi geçen eyleme suç isnad etmeye
çalışılarak Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı Avukat Suçları Bürosuna ve disiplin
işlemi yönünden de Antalya Barosuna disiplin işlemi yapılması talebiyle
gönderilmektedir. Baromuz gönderilen evrakı aynen iade etmekte, Avukat Suçları
Bürosu da soruşturmaya yer olmadığına dair karar vererek, Kabahatler Kanunu 32.
Madde uyarınca “YAZILI EMRE İTAATSİZLİK” adını verdikleri kabahatten dolayı
para cezası verilmek üzere İdari Yaptırım Bürosuna gönderilmektedir.
Öncelikle
yazılı bir emir bulunmamaktadır. Yanlış bilgilerle dolu Adalet Bakanlığı Ceza
İşleri Genel Müdürlüğüne ait bir görüş yazısı yazılı emir gibi addedilerek
işlemler yapılmaktadır. Oysa gerçek dışı bilgileri haiz işbu görüş yazısının
sonunda takdirin Cumhuriyet Başsavcılığında olduğu açıkça ifade edilmektedir. Yargının
üç kurucu ve eşit unsurundan biri olan savunmayı etkisizleştirmeye,
değersizleştirmeye yönelik bu tutumu doğru bulmuyoruz.”
HUKUKÇULAR ŞİKAYETÇİ OLACAK
Antalya
Cumhuriyet Başsavcılığıyla defalarca yapılan sözlü görüşmelerde yapılanın
haksızlığı sözlü olarak ifade edilmesine karşın, belirtilen işlemlerin
yapılmaya devam edilmekte olduğuna ve bu emri uygulayanlardan ilk örnekte yasal
olarak şikayetçi olacaklarına işaret eden avukatların açıklaması şöyle devam
etti:
“Bizler
mesleğimizin onurunu kapı girişlerinde idarenin keyfi uygulamalarına teslim
etmeyecek kadar hukuk bilen avukatlar olarak, itibarımızı yerle yeksan etmeye
yeltenirken hukuku yerle yeksan eden kişilerin hukuk dışı tutumlarına karşı
mesleğimizin onuruna sahip çıkacağız.
İtibarımızın
çalışma alanımıza girerken yok edilmesine, yargının üç kurucu eşit bileşeninden
bir olan savunmayı etkisizleştirilmesine değersizleştirilmesine, hakların bir
bir yok edilmesine kılıf olarak kullanılagelen uydurulmuş bir “güvenlik”
gerekçesiyle bizlere sopa göstermeye çalışmalarına, avukatı hor görmelerine,
polis memuru veya güvenlik görevlisi ile saatler süren tartışmaları yanlış
olduklarını adları gibi bilenlerin makam odalarında oturarak, arbedeyi izleyip
keyiflenmelerine, adliye içindeki iş barışını bozmaya yönelik keyfi uygulamalarına
karşı susmayacağız.”
Akdeniz Gerçek Haber Merkezi