Sandıkla alınamayan makamların algı yönetimiyle
zayıflatılması için yoğun bir çaba var. Hazmedilemeyen
yenilginin ardından görünüyor ki bir takım siyasiler kolları sıvadı. Onları
anlıyorum, kaybettiler. Rakiplerini başarısız kılmak istemiyorlar…
Ama anlayamadığım bu işe sivil toplumun, sendikaların alet
edilmesi. Belediye çalışanlarının algı yönetiminde kullanılması…
Dün Antalya
Büyükşehir Belediyesi’nde grev yaptı, Hizmet-İş Sendikası. AKP’nin yönetimlerde
olduğu bir sendika. Antalya Başkanları da zaten eski AKP İl Başkanı’nın yeğeni…
Ne diyorlar, “Mağduruz”…
Niye? Zamanında toplu
iş sözleşmesi imzalanamamış. O yüzden greve gitmişler. İyi de içinden geçilen
koşullarda değişen idarenin zamana ihtiyacı yok muydu?
Sendika yönetimlerinin işi siyasete döken çalışmalarından
dolayı işçiyi, emekçiyi mağdur etmenin anlamı var mı?
Kaldı ki ne dedi Millet İttifakı’nın CHP’li adayı Antalya
Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, “AKP Gençlik Kolları Başkan Yardımcısı bile çalışmaya devam ediyor”…
Sonra sendika yetkilileri diyor ki “31 Mart seçimlerinde özellikle CHP'li belediye başkanlarının
yönetiminde olan işyerlerinde sendikamıza, çalışanlarımıza karşı tavır alındı.
Yetkili olduğumuz işyerlerinde üyelerimiz baskı altına alınarak sendikamızdan
istifa ettirildi. Bu baskılar sonucunda çeşitli belediyelerdeki yaklaşık 17 bin
500 üyemiz istifa etmek ve diğer sendikalara üye olmak zorunda kaldı”…
Baskı nasıl yapıldı, bilemiyorum. Çünkü Menderes Türel
döneminin pekçok üst düzey bürokratı hala görevde. Çalışanlara dokunulmadığını
biliyoruz. Böcek’in açıklamasına göre çıkarılan sadece 12 kişi…
Hatta bazı işkolunda
Hizmet-İş’le devam ediliyor…
Ama şu ortada ki geçtiğimiz dönem AKP’li idare döneminde
işçilere yoğun baskı yapıldığı çok konuşuldu…
,
Sürgün, mobbing artık sıradanlaşmıştı…
Ama Hizmet-İş hiç ses çıkarmadı…
Yetkili sendikadan açıklama,
kınama, işçilere, emekçilere sahip çıkma olmadı…
Şimdi tam da Böcek’in il dışında parti kampında olduğu gün grev
yapılıyor…
Kolay gelsin ama boş…
Çalışma Bakanlığı’ndan yetki alınmış ama muallak bir yetki…
Çok belli amaç üzüm
yemek değil, bağcıyı dövmek…
Çünkü aynı sendika örgütlendiği AKP’li Aksu, Kepez ve Kaş’ta
toplu iş sözleşmesi yetkisi aldı mı belli değil…
Aldı ve toplu iş sözleşmesi yaptıysa açıklasınlar da duysun
herkes…
Yok AKP’li belediyelerde yetki almıyor, CHP’li belediyelerde
alıyorsa o zaman durum tam da kamuoyunun gördüğü gibidir…
İşçinin ekmeğini siyasete alet etmeyin…
Yazıktır…